Aile ve boşanma hukuku, aile üyeleri arasındaki yasal ilişkileri düzenleyen bir hukuk dalıdır. Aile ve boşanma hukuku, evlilik, boşanma, velayet, nafaka, mal paylaşımı ve aile içi şiddet gibi konuları kapsar. Akademik Hukuk ve Danışmanlık olarak boşanmanın sebeplerine göre anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma davası, nafaka, çocukların velayeti, maddi ve manevi tazminatlar ile boşanmada mal paylaşımı gibi konularda aile avukatı ve boşanma avukatımızla müvekkillerimize yardımcı oluyoruz.
Randevu Alın
AİLE VE BOŞANMA HUKUKU NEDİR?
Aile ve boşanma hukuku, aile ilişkilerini nişanlanmadan evliliğe kadar olan süreçte ve sonrasında oluşabilecek tüm uyuşmazlıkları ve bu uyuşmazlıkların çözümü ile içinde evlilik unsuru barındıran hukuki olayları içine alan hukuk dalıdır. Aile ve boşanma Hukuku’nun temelini Türk Medeni Kanunu’ndaki yasal hükümler oluşturmaktadır.
Nişanlanma, nişanın bozulması, nişanın bozulması sonucu doğabilecek manevi tazminat hakları, evlenme, evlenmenin koşulları ve hükümleri, boşanma, anlaşmalı boşanma, çekişmeli boşanma, nafakaya dair haklar, velayet, eşler arasındaki mal rejimleri, soy bağı, vesayet, hısımlık, yasal danışmanlık, gibi konularda uyuşmazlıkların çözümü Aile ve boşanma hukuku kapsamına girer. Bu gibi konulara ilişkin uyuşmazlıklara ait dava ve işlemler aile mahkemelerinde görülür.
Aile ve boşanma hukukunun temel unsurlarına değinecek olursak:
AİLE HUKUKU
Aile hukuku, aile ilişkileri ve aile bireylerinin hak ve sorumlulukları üzerine yoğunlaşır. Başlıca konuları şunlardır:
- Evlilik Sözleşmesi: Evlilik öncesinde yapılan anlaşmalar, eşlerin mal varlıkları üzerindeki hak ve sorumluluklarını düzenler.
- Evlilik İptali: Geçersiz veya hukuka aykırı evliliklerin sona erdirilmesi süreci.
- Velayet: Çocukların kim tarafından ve nasıl yetiştirileceğine dair kararlar.
- Çocuk Hakları: Çocukların eğitim, sağlık, barınma ve genel refahına yönelik yasal korumalar.
- Yoksulluk Nafakası: Boşanma sonrası, ekonomik olarak zayıf olan eşe ödenen destek.
- İştirak Nafakası: Boşanma sonrası çocukların bakım ve eğitim masrafları için ödenen nafaka.
- Mal Ayrılığı: Eşlerin evlilik süresince kazandıkları malların ayrı tutulması.
- Mal Ortaklığı: Evlilik süresince kazanılan malların ortak olması.
BOŞANMA HUKUKU
Boşanma hukuku, evlilik birliğinin sona erdirilmesi sürecini düzenler. Başlıca konuları şunlardır:
- Şiddetli Geçimsizlik: Eşler arasında uzlaşmaz farklılıklar.
- Aldatma: Eşlerden birinin sadakatsizliği.
- Terk: Eşlerden birinin evi terk etmesi.
- Akıl Hastalığı: Eşlerden birinin ciddi ve sürekli akıl hastalığı.
- Dava Açma: Boşanma talebiyle mahkemeye başvuru.
- Geçici Tedbirler: Boşanma sürecinde geçici velayet, nafaka ve mal paylaşımı düzenlemeleri.
- Ortak Mal Varlığı: Evlilik süresince edinilen malların paylaşımı.
- Kişisel Mallar: Evlilik öncesinde veya evlilik süresince kişisel olarak edinilen malların korunması.
- Çocukların Velayeti: Mahkemenin çocukların hangi ebeveynle kalacağına dair kararı.
- Nafaka: Boşanma sonrası eş ve çocuklar için ödenecek maddi destek.
Aile ve boşanma hukuku, bireylerin kişisel ilişkilerini ve aile dinamiklerini düzenleyen, toplumun temel yapı taşı olan aile kurumunun korunmasını hedefleyen önemli bir hukuk dalıdır. Aile ve boşanma hukuku, bireylerin haklarını korumak ve adil çözümler sunmak amacıyla titizlikle uygulanır.
AİLE HUKUKUNUN TEMEL PRENSİPLERİ
Aile ve boşanma hukukunun temel prensipleri, aile içindeki bireylerin hak ve sorumluluklarını adil bir şekilde düzenlemeyi ve korumayı amaçlar. Aile ve boşanma hukukunun temel prensiplerine değinecek olursak;
- Eşitlik İlkesi
Eşler Arasında Eşitlik: Eşler, evlilik süresince ve boşanma sonrasında eşit hak ve sorumluluklara sahiptir. Cinsiyet, maddi durum veya sosyal statü farkı gözetmeksizin eşler arasında eşitlik sağlanır.
- Çocuğun Üstün Yararı İlkesi
Çocuğun Korunması: Ebeveynler arasında velayet ve nafaka kararları alınırken, çocuğun fiziksel, duygusal ve psikolojik sağlığı göz önünde bulundurulur. Çocuğun eğitim, sağlık ve genel refahı en önemli önceliktir.
- Özel Hayatın Gizliliği İlkesi
Mahremiyetin Korunması: Aile ve boşanma davaları, kişilerin özel hayatına dair bilgiler içerdiğinden, bu bilgilerin gizliliği korunur. Dava sürecinde ortaya çıkan özel bilgiler, sadece taraflar ve yetkili makamlar arasında kalır.
- Adil ve Hakkaniyetli Karar Verme İlkesi
Adaletin Sağlanması: Mahkemeler, aile ve boşanma davalarında tarafların haklarını koruyarak adil ve hakkaniyetli kararlar vermeye özen gösterir. Taraflar arasında eşitlik ve adalet gözetilir.
- Uzlaşma ve Arabuluculuk İlkesi
Alternatif Çözüm Yolları: Boşanma ve aile içi uyuşmazlıklarda tarafların uzlaşması teşvik edilir. Arabuluculuk ve diğer alternatif çözüm yolları, tarafların mahkemeye gitmeden sorunlarını çözmeleri için önemli bir araç olarak kullanılır.
- Ekonomik Denge ve Mali Destek İlkesi
Mali Hakların Korunması: Boşanma sürecinde ekonomik olarak zayıf olan tarafın maddi olarak korunması esastır. Nafaka ve mal paylaşımı konularında adil bir denge sağlanır.
- Koruma ve Destek İlkesi
Şiddet ve İstismarın Önlenmesi: Aile içi şiddet ve istismarın önlenmesi için gerekli tedbirler alınır. Şiddet mağdurları korunur ve desteklenir.
- Tarafların Serbest İradesi İlkesi
Özgür İrade: Evlilik ve boşanma kararları, tarafların serbest iradeleriyle alınır. Hiçbir taraf baskı veya zorlamayla evlilik veya boşanmaya zorlanamaz.
- Çocuklarla Kişisel İlişki Kurma Hakkı
Ebeveyn Hakları: Boşanma sonrası ebeveynlerin çocuklarıyla düzenli ve sağlıklı bir ilişki kurma hakları korunur. Çocukların ebeveynleriyle olan kişisel ilişkileri teşvik edilir ve düzenlenir.
- Toplum Düzeninin Korunması İlkesi
Toplumsal Düzen: Aile ve boşanma hukuku, toplumun temel yapı taşı olan aile kurumunun korunmasını amaçlar. Bu nedenle, yasal düzenlemeler aile yapısını ve toplumsal düzeni koruyacak şekilde tasarlanır.
Bu prensipler, aile ve boşanma hukukunun temelini oluşturur ve aile ve boşanma hukuku düzenlerken dikkate alınan ana unsurlardır. Amaç, aile bireylerinin haklarını adil bir şekilde korumak ve toplumsal düzeni sağlamaktır.
AİLE VE BOŞANMA HUKUKUNUN EVLENME VE NİŞANLANMA İLE PRENSİPLERİ
Aile ve boşanma hukukunun evlenme ve nişanlanma ile ilgili hükümleri, aşağıdaki prensiplere ve kurallara dayanır:
- İlişki Tiplerinin Sınırlı Sayıda Olması
- Geniş Ölçüde Emredici Kurallara Dayanma
- Devletin Müdahalesi
- Şekle Bağlılık
- Eşitlik
- Çocukları ve Zayıfları Koruma
Aile ve boşanma hukukunun evlenme ve nişanlanma ile ilgili hükümlerinin dayandığı prensipleri açıklayacak olursak;
- İlişki Tiplerinin Sınırlı Sayıda Olması
Türk Borçlar Kanunundan farklı olarak aile hukukunda, fertlerin kurabileceği ilişkiler sınırlı şekilde kanunda öngörülmüştür. Fertler ancak bazı ilişkileri kurup kurmamakta serbesttirler. Örneğin, kişiler evlilik ilişkisi içerisine girip girmemekte serbesttirler. Ancak bir defa evlenmeye karar verirlerse, o zaman aile hukukundaki evlenme ve evliliğe ait kurallara uymak zorundadırlar. Görüldüğü üzere, taraflar Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen ilişkiler dışında kendi aralarında serbestçe herhangi bir ilişki düzenleyemeyecekleri gibi, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen ilişkilerin şartları ve sonuçlarını da serbestçe kararlaştıramazlar.
- Geniş Ölçüde Emredici Kurallara Dayanma
Aile hukukunda yer alan kuralların çoğunluğu emredici niteliktedir. Bir diğer ifadeyle, aile hukuku alanındaki ilişkilerde irade özgürlüğüne yer verilmemiştir. Bunun sebebi, bir taraftan aile birliğini ve toplum düzenini, diğer taraftan ise aile fertlerini koruma amacı güdülmesidir.
- Devletin Müdahalesi
Ailenin toplumun temeli olarak görülmesi sebebiyle, Medeni hukukun bir dalı olmasına rağmen bu alanda kamu otoritesi büyük ölçüde kendini hissettirmektedir. Örneğin, devlet, evlenmenin yetkili merci önünde yapılmasına büyük önem vermektedir. Evlendirme merasimi hazırlıkları devletin denetimi altındadır. Devlet mutlak butlan sebebiyle evlenmenin feshi davası açma hakkını saklı tutmuştur. Ayrıca evlenme erginliğine erişmemiş olanların evlenebilmesi hakim kararına bağlıdır. Evlilik hayatında çocukların korunmasına ve vesayete ilişkin pek çok alanda devlet, mahkemeler ve vesayet organları aracılığıyla müdahalede bulunur.
- Şekle Bağlılık
Aile hukuku ilişkilerinin kurulmalarında ve sona ermelerinde genellikle şekil zorunlu kılınmıştır. Evlenme, boşanma, soy bağının reddi, kısıtlama, vasi atama, evlatlık ilişkisinin kurulması ve ortadan kaldırılması gibi hususlarda birtakım şekil mecburiyetleri getirilmiştir.
- Eşitlik
743 sayılı Türk Medeni Kanunu’nu yürürlükten kaldıran 4721 sayılı yeni Türk Medeni Kanunu’nda, yürürlükten kalkan Kanun’dan farklı olarak, kadın erkek eşitliğine dayalı düzenlemelere yer vermiştir. Nitekim kanun koyucu Anayasa’nın 41. maddesine (3.10.2001 gün ve 4709/17 sayılı Kanun ile ek ibare olarak) «Aile, eşler arasında eşitliğe dayanır» hükmünü öngörmüştür.
- Çocukları ve Zayıfları Koruma
Aile hukuku, çocukları ana ve babalarına karşı, vesayet altındaki kişileri vasi ve vesayet organlarına karşı, kadınları kocalarına karşı korumaktadır. Ayrıca, korunma amacıyla belirli nitelikteki kimselerin özgürlüklerinin kısıtlanması da aynı amaca yöneliktir. Ülkemizde son yıllarda kadına yönelik şiddetin artmasıyla, 2012 yılında 6284 sayılı “Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” çıkarılmıştır.
“Bu Kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. 6284 sayılı Kanun, kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik, mülki idare amirlerine ve aile mahkemesi hakimlerine çeşitli yetkiler vermektedir.Bu konu hakkında uzman bir aile avukatından hukuki yardım almak faydalı olacaktır
AİLE HUKUKUNUN EVLENME VE NİŞANLANMA İLE HÜKÜMLERİ
Aile ve boşanma hukukunun evlenme ve nişanlanma ile ilgili hükümleri, evlilik öncesi ve evlilik sürecindeki yasal düzenlemeleri içerir. Bu hükümler, nişanlanma sürecinden evlilik akdine kadar olan dönemi kapsar ve tarafların hak ve sorumluluklarını düzenler. İşte bu konudaki temel hükümler:
NİŞANLANMA
Aile ve boşanma hukukuna göre nişanlanma, iki kişinin evlenme vaadiyle birbirlerine verdikleri sözdür. Bu süreçte, taraflar evlenme niyetiyle bir araya gelirler, ancak nişanlanma hukuki olarak bağlayıcı bir evlilik sözleşmesi değildir.
- Nişanlanmanın Hukuki Niteliği
Nişanlanma Tanımı: Nişanlanma, iki kişinin evlenme vaadiyle birbirlerine verdikleri sözdür.
Hukuki bir bağlayıcılığı yoktur ancak bazı hukuki sonuçlar doğurabilir.
- Nişanlanmanın Sona Ermesi
Nişanı Bozma: Taraflardan biri nişanı bozabilir. Bu durumda, diğer taraf maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabilir.
Nişanın Kendiliğinden Sona Ermesi: Nişanlanma, tarafların evlenmesi, birinin ölümü veya akıl hastalığı gibi sebeplerle kendiliğinden sona erer.
- Tazminat ve Hediyelerin İadesi
Maddi Tazminat: Nişanın bozulması nedeniyle bir taraf, diğer tarafın yaptığı masrafların karşılanmasını talep edebilir.
Hediyelerin İadesi: Nişanlılık süresince verilen hediyeler, nişanın bozulması halinde geri istenebilir. Bu hediyeler, evlilik amacıyla verilen ve önemli değeri olan hediyelerle sınırlıdır.
EVLENME
Aile ve boşanma hukukuna göre evlenme, iki kişinin yasalar önünde resmi olarak evlilik bağı kurmasıdır. Bu süreç, yetkili bir evlendirme memuru huzurunda gerçekleştirilir ve tarafların karşılıklı rızası ile tamamlanır. Evlenme, eşler arasında haklar ve yükümlülükler doğuran, hukuki bir birlikteliktir.
- Evlenme Ehliyeti ve Şartları
Yaş Şartı: Evlenmek için tarafların belirli bir yaşa gelmiş olması gerekir. Çoğu ülkede bu yaş, 18’dir. Ancak, yasal temsilcinin izniyle daha erken yaşta evlenmek de mümkün olabilir.
Ayırt Etme Gücü: Evlenmek isteyen kişilerin ayırt etme gücüne sahip olmaları gerekir.
Evlilik Engelleri: Hısımlık, önceki evliliğin sona ermemiş olması, belirli hastalıklar gibi evlenme engelleri bulunabilir.
- Evlenme Başvurusu ve Töreni
Başvuru: Evlenmek isteyen çiftler, nüfus müdürlüğüne veya yetkili makamlara başvuruda bulunurlar.
Evlenme Töreni: Resmi nikah töreni, evlendirme memuru önünde gerçekleştirilir. Tarafların rızalarının alınmasıyla evlilik akdi tamamlanır.
- Evlenmenin Hükümleri
Kişisel Haklar ve Yükümlülükler: Evlilik, eşler arasında karşılıklı sevgi, saygı ve sadakat yükümlülüğü doğurur. Eşler birlikte yaşamak, birbirine destek olmak ve evlilik birliğinin gerektirdiği sorumlulukları yerine getirmekle yükümlüdür.
Mali Haklar ve Yükümlülükler: Evlilik, eşler arasında mali hak ve yükümlülükler de doğurur. Eşler, aile masraflarını ortaklaşa karşılamakla yükümlüdürler. Ayrıca, eşler arasında mal rejimi söz konusu olabilir (örneğin, mal ayrılığı veya mal ortaklığı).
- Evlenmenin Geçersizliği ve İptali
Mutlak Butlan: Evlenmenin baştan itibaren geçersiz sayıldığı durumlardır. Örneğin, zorla yapılan evlilikler, hısımlık derecesinin çok yakın olması veya taraflardan birinin ayırt etme gücünden yoksun olması.
Nispi Butlan: Taraflardan birinin evlenme anında geçici olarak ayırt etme gücünü kaybetmiş olması veya evlenmeye yönelik irade sakatlıkları gibi durumlarda ortaya çıkar. Bu hallerde, dava açılarak evliliğin iptali istenebilir.
Aile ve boşanma hukukunun evlenme ve nişanlanma ile ilgili hükümleri, tarafların bu süreçteki hak ve sorumluluklarını ayrıntılı olarak düzenler. Nişanlanma, evlilik vaadi niteliğinde olup, evlenme ise yasal bir akit olarak kabul edilir. Bu hükümler, tarafların birbirlerine ve topluma karşı sorumluluklarını belirler ve evlilik kurumunun korunmasını amaçlar
EVLİLİĞİN GENEL HÜKÜMLERİ
Aile ve boşanma hukukuna göre evliliğin genel hükümleri, evlilik ilişkisinin yasal çerçevesini ve eşlerin hak ve yükümlülüklerini belirleyen kuralları içerir. İşte evliliğin genel hükümleri:
- Evlilik Birliğinin Kurulması
Evlilik Akdi: Evlilik, yetkili bir evlendirme memuru önünde tarafların karşılıklı rızası ile kurulur.
Şekil Şartı: Evlilik, resmi nikah töreni ile tescil edilir ve kayıt altına alınır.
- Evlilik Ehliyeti ve Şartları
Yaş Şartı: Evlilik için genellikle 18 yaşını doldurmuş olmak gerekir. 16-18 yaş arası kişiler, yasal temsilcilerinin izni veya mahkeme kararı ile evlenebilirler.
Ayırt Etme Gücü: Evlenme ehliyetine sahip olmak için tarafların ayırt etme gücüne sahip olmaları gereklidir.
Evlenme Engelleri: Yakın akrabalık, mevcut evlilik gibi evlenmeyi engelleyen durumlar vardır.
- Eşlerin Hak ve Yükümlülükleri
Karşılıklı Yardım ve Dayanışma: Eşler, evlilik birliğinin gerektirdiği şekilde birbirlerine yardımcı olmalı ve dayanışma içinde olmalıdır.
Birlikte Yaşama: Eşler, evlilik birliği içinde birlikte yaşama yükümlülüğüne sahiptir.
Sadakat: Eşler birbirlerine sadık kalmak zorundadır.
İşbirliği ve Eşitlik: Eşler, evlilik birliğinin yönetimi konusunda işbirliği yapmalı ve eşit haklara sahip olmalıdır.
- Mali Hak ve Yükümlülükler
Aile Masraflarına Katkı: Eşler, evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında katkıda bulunmalıdır.
Mal Rejimi: Evlilik sırasında edinilen malların yönetimi ve paylaşımı, mal rejimi kuralları çerçevesinde belirlenir. Bu, mal ayrılığı, mal ortaklığı veya edinilmiş mallara katılma gibi rejimleri içerebilir.
- Çocukların Velayeti ve Bakımı
Çocukların Korunması: Eşler, çocukların bakımını, eğitimini ve genel refahını sağlamakla yükümlüdür.
Velayet: Çocukların velayeti, boşanma veya ayrılık durumunda mahkeme tarafından belirlenir.
- Evlenmenin Geçersizliği ve İptali
Mutlak Butlan: Hısımlık derecesi, mevcut evlilik veya ayırt etme gücünün bulunmaması gibi durumlarda evlilik geçersiz sayılır.
Nispi Butlan: Evlenme iradesinin sakatlanması durumunda (örneğin, aldatma, hata, tehdit) evlilik iptal edilebilir.
- Boşanma ve Ayrılık
Boşanma Sebepleri: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, zina, terk gibi sebeplerle boşanma davası açılabilir.
Ayrılık: Mahkeme kararıyla eşler arasında belirli bir süre için ayrılık kararı verilebilir.
Aile ve boşanma hukukuna göre evliliğin genel hükümleri, evlilik birliğinin kurulmasından sona ermesine kadar olan süreçte eşlerin haklarını ve sorumluluklarını belirler. Bu hükümler, eşler arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi ve aile kurumunun korunması amacıyla yasalarla belirlenmiştir.
AİLE HUKUKU’NUN EVLİLİK BİRLİĞİ, BOŞANMA VE NAFAKA İLE İLGİLİ HÜKÜMLERİ
Aile ve boşanma hukukunun evlilik birliği, boşanma ve nafaka ile ilgili hükümleri, aile ilişkilerinin düzenlenmesini ve bu ilişkilerin sona ermesi durumunda tarafların hak ve yükümlülüklerini belirler.
Aile ve boşanma hukuku, evlilik birliği, boşanma ve nafaka konularında tarafların haklarını ve sorumluluklarını düzenler. Evlilik birliği, resmi bir akitle kurulurken, boşanma ise belirli sebeplerle mahkeme kararıyla gerçekleşir. Boşanma sonrasında, taraflar arasında mal paylaşımı yapılır ve ekonomik olarak zayıf olan eşe ve çocuklara nafaka ödenir. Bu düzenlemeler, aile bireylerinin haklarını koruyarak toplumsal düzenin sağlanmasını amaçlar.
EVLİLİK BİRLİĞİNİN ORTADAN KALKMASI
Aile ve boşanma hukukuna göre evlilik birliğinin ortadan kalkması, çeşitli nedenlerle gerçekleşebilir. Bu nedenler arasında ölüm, ölüm karinesi, gaiplik kararı ve cinsiyet değişikliği yer alır. İşte bu durumların her birinin evlilik birliği üzerindeki etkileri:
- Ölüm: Eşlerden birinin ölümü ile evlilik birliği kendiliğinden sona erer. Ayrıca mahkeme kararına ihtiyaç yoktur. Eşin ölümü ile sağ kalan eşin kişisel durumu değişir; eş evli olmaktan çıkar ve dul kişisel durumu kazanır. Eğer koca vefat ederse kadın kocasının soyadını kullanmaya devam eder.
- Ölüm Karinesi: Bir kimse hakkında ölüm karinesi uygulanmışsa kişi ölmüş kabul edilir ve ölümün meydana getirdiği tüm sonuçlar burada ortaya çıkar. Bu bağlamda evlilik birliği de kendiliğinden sona erer.
- Gaiplik Kararı: Bir kimsenin gaipliğine karar verilmesi o kişi eğer evliyse evliliğini kendiliğinden sona erdirmez. Evliliğin sona erip ermeyeceğine gaibin eşi karar verecektir. Gaibin eşi evliliğin devam etmesinde maddi veya manevi bir menfaati varsa evliliğin devam etmesini de isteyebilir. Ancak gaibin eşi gaiple olan evliliğini sonlandırmadan yeni bir evlilik yapamaz.
- Cinsiyet Değişikliği: Evlenmenin kurucu unsurlarından biri de, ayrı cinsten kişiler arasında yapılmış olmasıdır. Aynı cinsten kişiler arasındaki evlilik yok hükmündedir. Fakat eşlerin evlilik birliğinin kurulmasından sonra cinsiyetini değiştirmesi halinde evliliğin akıbetinin ne olacağı hususunda kanunda açık bir düzenleme mevcut değildir.
Şöyle ki; aslında TMK m.40’a göre; cinsiyet değiştirme ameliyatlarına izin verilmesi için evli olmamak gerektiğinden evli bir kimsenin kurallara uygun olarak cinsiyetini değiştirmesi söz konusu olamaz. Ne var ki, evli olan bir kimse TMK m.40’a aykırı olmasına rağmen, de facto (yasal olmayan bir şekilde) cinsiyetini değiştirmiş olabilir.
Bu durumda o kişinin sırf evli olduğu için hukuken onun cinsiyetini değiştirmediğini kabul etmek ve onu hala eski cinsiyetinde varsaymak, kamu düzenine aykırı olur. Burada butlan sebepleri kanunda sınırlayıcı olarak sayıldığı için, butlana gidilemez. Bu durumda evliliğin yok hale geleceğini kabul etmek daha uygun olur. Bu konu hakkında uzman bir aile avukatından hukuki yardım almak faydalı olacaktır
EVLENMENİN YOKLUĞU VE GEÇERSİZLİĞİ
Evlenmenin yokluğu ve geçersizliği, evlilik akdinin hukuki geçerliliği açısından önemli kavramlardır. Bu iki kavram, evliliğin aile ve boşanma hukukuna göre geçerli olup olmadığını belirler ve buna göre farklı sonuçlar doğurur.
EVLENMENİN YOKLUĞU
Evlenmenin yokluğu, evliliğin kurucu unsurlarının bulunmaması durumunda söz konusu olur. Bu durumda evlilik baştan itibaren hukuken hiç doğmamış kabul edilir ve ayrıca bir dava açılmasına gerek yoktur. Evlenmenin yokluğu şu hallerde olur:
- Aynı Cinsten Kişiler Arasında Yapılmış Olması: Evlilik, hukuken yalnızca farklı cinsiyetler arasında yapılabilir. Aynı cinsten iki kişinin evlenmesi yok hükmündedir.
- Resmi Evlendirme Memuru Önünde Yapılmaması: Evlenme irade beyanlarının resmi evlendirme memuru önünde yapılmaması durumunda evlilik yok kabul edilir.
EVLENMENİN GEÇERSİZLİĞİ
Evlenmenin geçersizliği, evliliğin hukuki olarak batıl olduğu durumları kapsar ve iki türü vardır: mutlak butlan ve nispi butlan.
- Mutlak Butlan
Mutlak butlan, Türk Medeni Kanunu (TMK) madde 145’e göre, evliliğin kesin olarak geçersiz olduğu halleri ifade eder. Bu durumlarda evlilik, baştan itibaren geçersiz sayılır ve her zaman dava açılarak iptal edilebilir. Mutlak butlan sebepleri şunlardır:
Eşlerden Birinin Evli Olması: Evlilik sırasında eşlerden birinin başka biriyle evli olması.
Sürekli Ayırt Etme Gücünden Yoksunluk: Evlilik sırasında eşlerden birinin sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun olması.
Akıl Hastalığı: Evlilik sırasında eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığının bulunması.
Engelleyici Hısımlık: Eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlık bulunması (örneğin, kardeşler arası evlilik).
- Nispi Butlan
Nispi butlan, TMK’nın 149-152. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu hallerde evlilik, belirli koşullar altında geçersiz sayılabilir ve nispi butlan hallerine dayanarak evlilik iptal edilebilir. Nispi butlan sebepleri şunlardır:
Ayırt Etme Gücünden Yoksunluk: Evlilik sırasında geçici olarak ayırt etme gücünden yoksun olma (örneğin, sarhoşluk).
İrade Sakatlıkları: Evlilik sırasında aldatma, korkutma veya hata gibi irade sakatlıkları bulunması.
Yasal Temsilci İzni: Evlilik birliği sırasında gerekli olan yasal temsilci izninin bulunmaması (özellikle reşit olmayan kişilerin evliliğinde).
AİLE DAVASI
Aile davası, aile hukukundan kaynaklanan sorunların çözülmesi amacıyla açılan davalardır. Aile davası, eşler, çocuklar ve aile bireyleri arasındaki hukuki uyuşmazlıkların mahkemeye taşındığı bir süreçtir. Aile davası, Türk Medeni Kanunu kapsamında düzenlenmiş olup, aile davasında aile birliğinin korunması ve tarafların haklarının gözetilmesi esastır.
Aile davası genellikle boşanma, nafaka, velayet, mal paylaşımı ve aile konutunun korunması gibi konuları içerir. Aynı zamanda evlilik birliğinin sona ermesi, evlat edinme, soybağı, babalık davası ve diğer aile hukuku konuları da aile davası kapsamına girer. Her aile davası, somut olayın özelliklerine göre farklılık gösterir ve hukuki bir değerlendirme gerektirir. Aile davası açmadan önce uzman bir aile avukatından hukuki destek almak faydalı olacaktır.
Aile davası, tarafların taleplerine ve uyuşmazlıklarına bağlı olarak anlaşmalı ya da çekişmeli şekilde görülebilir. Anlaşmalı aile davası, tarafların tüm hususlarda mutabık kaldığı durumlarda açılırken, çekişmeli aile davası, taraflar arasında anlaşmazlık bulunduğunda gündeme gelir. Çekişmeli aile davası genellikle daha uzun sürer ve tarafların haklarının korunması açısından daha karmaşıktır. Aile davası açmadan önce uzman bir aile avukatından hukuki destek almak faydalı olacaktır.
Aile davası sürecinde mahkemeler, çocukların üstün yararını, tarafların ekonomik durumunu ve somut olayın özelliklerini göz önünde bulundurur. Özellikle velayet ve nafaka gibi konularda aile davası, mahkemelerin titizlikle karar verdiği davalardır. Her aile davası, tarafların haklarını koruma ve aile birliğini düzenleme amacını taşır. Aile davası açmadan önce uzman bir aile avukatından hukuki destek almak faydalı olacaktır.
Aile davası, tarafların hukuk sisteminde yer alan haklarını kullanarak çözüm aradığı bir süreçtir. Aile davası açmadan önce hukuki bir değerlendirme yapmak ve profesyonel bir avukattan destek almak önemlidir. Aile davası, sadece hukuki değil, aynı zamanda duygusal bir süreç olduğu için tarafların bu süreçte dikkatli olması gereklidir.
Aile davası kapsamında boşanma davaları önemli bir yer tutar. Boşanma, mal paylaşımı, velayet, nafaka gibi konular aile davası kapsamında ele alınır. Ayrıca aile davası, evlat edinme, soybağı düzenlemeleri, babalık davası gibi hukuki konuları da içerir. Her aile davası, tarafların taleplerine göre şekillenir ve farklı hukuki sonuçlar doğurabilir.
Aile davası sürecinde delillerin toplanması, hukuki dilekçelerin hazırlanması ve mahkemeye sunulması gibi aşamalarda uzman bir avukatın desteği alınması süreci hızlandırır. Özellikle çekişmeli aile davası süreçlerinde, hak kaybı yaşamamak adına hukuki destek almak önemlidir. Aile davası, hukukun aile içi ilişkileri düzenleyen en önemli alanlarından biridir.
Aile davası, aile birliğini etkileyen tüm hukuki meselelerin çözümü için başvurulan bir süreçtir. Aile davası açmadan önce dikkatli bir hazırlık yapılması ve sürecin etkili bir şekilde yönetilmesi büyük önem taşır.
AİLE AVUKATI
Aile avukatı, aile hukuku alanında uzmanlaşmış ve aile bireylerinin hukuki sorunlarını çözmeye yönelik hizmet veren bir hukukçudur. Aile avukatı, boşanma davalarından velayet, nafaka, mal paylaşımı ve aile konutu şerhi gibi konulara kadar geniş bir yelpazede hukuki destek sağlar. Aile avukatı, tarafların haklarını korumak ve adil bir çözüm sunmak amacıyla süreci titizlikle yönetir.
Bir aile avukatı, boşanma davalarında taraflara rehberlik ederek onların maddi ve manevi çıkarlarını korur. Aile avukatı, anlaşmalı boşanmalarda protokol hazırlanmasından çekişmeli davalarda delillerin toplanmasına kadar birçok aşamada önemli rol oynar. Aynı zamanda aile avukatı, velayet ve nafaka gibi hassas konularda da müvekkillerine hukuki danışmanlık yapar.
Aile avukatı, aile hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde tarafların taleplerine uygun stratejiler geliştirir. Örneğin, bir aile avukatı evlat edinme süreçlerinde gerekli hukuki belgelerin hazırlanmasından dava sürecinin takip edilmesine kadar her aşamada müvekkiline destek olur. Ayrıca aile avukatı, soybağı davaları ve babalık davalarında da uzmanlaşmıştır.
Aile avukatı, müvekkilinin çıkarlarını en iyi şekilde temsil etmek için hukuki bilgi birikimi ve tecrübesini kullanır. Aile avukatı seçimi, aile hukuku davalarının seyrini doğrudan etkileyebilecek kritik bir karardır. İyi bir aile avukatı, hem hukuki hem de duygusal yükü hafifletmek için müvekkiline profesyonel bir yaklaşım sunar.
Aile avukatı, çekişmeli davalarda tarafların hak kaybını önlemek için etkili bir temsil sağlar. Özellikle şiddet, ekonomik şiddet veya terk gibi boşanma sebeplerinde aile avukatı, müvekkilinin mağduriyetini önlemek adına hukuki süreci yönetir. Aile avukatı, mahkemede güçlü bir temsil yeteneğiyle müvekkilinin haklarını savunur.
Bir aile avukatı, sadece boşanma davalarında değil, aynı zamanda aile içi şiddet, uzaklaştırma kararı, nafaka artırımı ve velayet değişikliği gibi konularda da hizmet verir. Aile avukatı, müvekkilinin her türlü hukuki sorununda yanında olarak, adaletin sağlanması için çalışır. Ayrıca aile avukatı, aile konutunun korunması ve mal paylaşımı gibi konularda da uzman desteği sunar.
Aile avukatı, aile hukuku alanında uzmanlaşmış olmasının yanı sıra, duygusal açıdan zorlayıcı olabilen bu süreçlerde müvekkiline psikolojik destek de sağlayabilir. Aile avukatı, davanın her aşamasında müvekkiline yol göstererek sürecin hızlı ve adil bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olur.
Aile avukatı, aile hukuku sorunlarının çözümünde vazgeçilmez bir rol oynar. Aile avukatı, hukuki bilgi ve tecrübesiyle müvekkilinin haklarını korur ve adaletin sağlanması için gerekli adımları atar. Aile avukatı seçimi, davanın başarılı bir şekilde sonuçlanması açısından büyük önem taşır
AİLE AVUKATINA SORU SORABİLİRSİNİZ.
Aile hukuku, Türk Medeni Kanunu kapsamında düzenlenen ve aile bireyleri arasındaki hukuki ilişkileri düzenleyen bir hukuk dalıdır. Evlilik, nişanlanma, boşanma, velayet, nafaka, mal rejimi, soybağı, evlat edinme ve aile konutunun korunması gibi konuları kapsar. Temel amacı, aile birliğini korumak, taraflar arasındaki hak ve yükümlülükleri adil bir şekilde düzenlemek ve çocukların üstün yararını gözetmektir. Aile hukuku, aile bireyleri arasındaki uyuşmazlıkları çözmek ve tarafların haklarını güvence altına almak için yasal düzenlemeler sunar. Aile ve Boşanma hukuku ile ilgili alanında uzman Aile Avukatına soru sormak için Avukata sor linkini tıklayarak sorabilirsiniz.
BOŞANMA
Aile ve boşanma hukukuna göre boşanma, evlilik birliğinin mahkeme kararıyla sona erdirilmesidir. Eşler arasında evliliğin sürdürülemez hale gelmesi durumunda, taraflardan birinin veya her ikisinin talebi üzerine, yasal olarak evlilik birliği sona erdirilir. Boşanma, tarafların kişisel ve mali durumlarını etkileyen önemli hukuki sonuçlar doğurur.
BOŞANMA SEBEPLERİ
Aile ve boşanma hukukuna göre boşanma, çeşitli nedenlerle talep edilebilir ve bu nedenler genellikle iki ana kategoriye ayrılır:
Genel Sebepler
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması: Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede sarsılmışsa, bu sebebe dayanarak boşanma talep edilebilir. Bu durum genellikle şiddetli geçimsizlik olarak adlandırılır.
Özel Sebepler
Zina: Eşlerden birinin sadakatsizliği durumunda boşanma davası açılabilir.
Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış: Eşlerden biri diğerinin hayatına kast etmişse, kötü muamelede bulunmuşsa veya onur kırıcı davranışlar sergilemişse, boşanma sebebi olarak kabul edilir.
Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme: Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işlemişse veya haysiyetsiz bir hayat sürüyorsa, diğer eş boşanma davası açabilir.
Terk: Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla diğer eşi terk etmiş ve bu terk durumu kesintisiz altı ay sürmüşse ve ortak yaşam yeniden kurulamamışsa, terk sebebiyle boşanma davası açılabilir.
Akıl Hastalığı: Eşlerden biri akıl hastasıysa ve bu durum evliliğin devamını imkânsız kılıyorsa, boşanma sebebi olarak kabul edilir.
BOŞANMA SONRASI SÜREÇLER NELERDİR?
Aile ve boşanma hukukuna göre boşanma sonrası süreçler, boşanma kararı kesinleştikten sonra tarafların hukuki ve kişisel durumlarını düzenleyen adımları kapsar. Bu süreçler, tarafların soyadı ve kimlik bilgilerinin güncellenmesi, mal paylaşımı davalarının yürütülmesi gibi önemli aşamaları içerir. İşte bu süreçlerin detayları:
- Boşanma Kararından Sonra Soyadı ve Kimlikte Medeni Hal Değişikliği
Mahkeme Kararının Nüfus Müdürlüğüne Gönderilmesi: Boşanma kararı kesinleştikten sonra aile mahkemesi, bu kararı nüfus müdürlüğüne iletir. Bu işlem, tarafların ayrıca bir başvuruda bulunmasını gerektirmez.
Nüfus Bilgilerinin Güncellenmesi: Nüfus müdürlüğüne gönderilen karar, bir hafta içinde yürürlüğe girer ve tarafların medeni hali ve soyadı gibi nüfus bilgileri güncellenir.
Kimlik Değişimi: Boşanma kararı nüfus kaydına işlendikten sonra, kimlik belgelerini güncellemek için tarafların nüfus müdürlüğüne şahsen başvuruda bulunmaları gereklidir.
- Boşanmadan Sonra Mal Paylaşımı Davası
Mal Rejimi Tasfiyesi: boşanma sonrasında eşler arasında evlilik birliği süresince edinilen malların paylaşımının yapılması sürecidir. Bu süreçte, eşlerin evlilik birliği süresince edindikleri malvarlığı belirlenir ve adil bir şekilde paylaşılır
Evliliğin Sona Ermesi: Mal rejimi tasfiyesi davası açılabilmesi için mevcut evliliğin sona ermesi ve boşanma kararının kesinleşmesi gereklidir.
Dava Süreci: Boşanmadan sonra mal paylaşımı davası açılarak, eşler arasındaki malvarlığı tasfiye edilir. Bu davaya konu olan mallar, eşlerin evlilik birliği süresince edindikleri mallardır.
Evlilik Öncesi Mallar: Eşlerin evlilik birliğinden önce sahip oldukları mallar, mal paylaşımı davasına dahil edilmez. Yani, bu mallar tasfiye işlemlerinin dışında tutulur.
- Mal Paylaşımı: boşanma veya ölüm gibi durumlar sonrasında eşler veya mirasçılar arasında evlilik süresince veya mirasçı olunan süre boyunca edinilen malvarlığının paylaşılması işlemidir.
Mal Rejimi Türüne Göre: Mal paylaşımı, tarafların evlilik süresince uyguladıkları mal rejimi türüne (mal ayrılığı, mal ortaklığı, edinilmiş mallara katılma) göre yapılır.
Eşlerin Katkıları: Eşlerin evlilik süresince kazandıkları ve edindikleri mallar, eşlerin katkıları dikkate alınarak paylaşılır. Bu süreçte, mal rejimi sözleşmesi varsa bu da göz önünde bulundurulur.
BOŞANMA DAVASI
Boşanma davası, eşler arasındaki evlilik birliğinin sona erdirilmesi için açılan hukuki bir süreçtir. Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma davası iki şekilde görülebilir: anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası. Boşanma davası süreci, çiftlerin boşanma sebeplerine, taleplerine ve anlaşma durumlarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Anlaşmalı boşanma davası, tarafların boşanma konusunda mutabık kalması ve protokol hazırlaması durumunda açılırken, çekişmeli boşanma davası taraflar arasında anlaşmazlık bulunduğu durumlarda görülür.
Boşanma davası açılabilmesi için öncelikle hukuki bir gerekçe sunulmalıdır. Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma davası açma sebepleri arasında şiddetli geçimsizlik, aldatma, terk, haysiyetsiz hayat sürme, suç işleme ve akıl hastalığı bulunmaktadır. Boşanma davası açan taraf, gerekçelerini delillerle desteklemelidir. Bu deliller arasında tanık ifadeleri, yazılı belgeler, sosyal medya yazışmaları ve telefon kayıtları yer alabilir.
Boşanma davası sırasında nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi önemli konular da ele alınır. Çocuk varsa, boşanma davası çocuğun velayeti konusunu kapsar. Mahkeme, çocuğun üstün yararını gözeterek velayete karar verir. Boşanma davası, genellikle tarafların anlaşamaması durumunda uzun sürebilir ve süreç, mahkemelerin yoğunluğuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Anlaşmalı boşanma davası, tarafların tüm hususlarda uzlaşması durumunda çok daha kısa sürede sonuçlanabilir. Ancak çekişmeli boşanma davası, tarafların birbirleriyle ve talepleriyle ilgili itirazları nedeniyle aylarca hatta yıllarca sürebilir. Boşanma davası sürecinde tarafların, hukuki haklarını koruyabilmek için uzman bir boşanma avukatından destek alması önemlidir.
Boşanma davası sırasında taraflar, maddi ve manevi tazminat talebinde de bulunabilir. Tazminat talebi, tarafların kusur oranlarına bağlı olarak değerlendirilir. Eğer taraflardan biri, boşanma davası sırasında ekonomik şiddet ya da fiziksel şiddet gibi durumlara maruz kaldığını kanıtlarsa, bu durum mahkeme kararı üzerinde etkili olabilir.
Boşanma davası, yalnızca evlilik birliğini sona erdirmekle kalmaz, aynı zamanda nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi konuları da düzenler. Boşanma davası açmadan önce detaylı bir hukuki değerlendirme yapmak ve süreci en iyi şekilde yönetebilmek için deneyimli bir boşanma avukatına danışmak gerekir. Boşanma davası süreci, tarafların psikolojik ve ekonomik durumlarına da etki edebilir. Bu nedenle boşanma davası, sadece hukuki değil, aynı zamanda duygusal bir süreç olarak da dikkatle ele alınmalıdır
BOŞANMA AVUKATI
Boşanma avukatı, boşanma davalarında taraflara hukuki destek sağlayan ve sürecin etkili bir şekilde yönetilmesini amaçlayan uzman bir hukukçudur. Boşanma avukatı, anlaşmalı boşanma davalarında tarafların taleplerini değerlendirip uygun bir protokol hazırlarken, çekişmeli boşanma davalarında tarafların haklarını savunur. Bir boşanma avukatı, müvekkilinin hem hukuki hem de maddi çıkarlarını koruma konusunda kritik bir görev üstlenir.
Boşanma avukatı, boşanma sebeplerine göre dava dosyasını hazırlar ve bu süreçte gerekli tüm delilleri toplar. Aldatma, terk, ekonomik şiddet ya da fiziksel şiddet gibi durumlarda boşanma avukatı, müvekkilinin haklarını savunarak mağduriyetini önlemeye çalışır. Ayrıca, boşanma avukatı sürecin daha kısa sürede ve etkili bir şekilde tamamlanmasını sağlar.
Bir boşanma avukatı, nafaka, velayet, tazminat ve mal paylaşımı gibi konularda müvekkilinin menfaatlerini gözetir. Örneğin, çocukların velayeti ile ilgili anlaşmazlıklarda boşanma avukatı, çocuğun üstün yararını savunarak bu konuda mahkemede etkili bir temsil gerçekleştirir. Nafaka miktarlarının belirlenmesi ve artırılması konularında da boşanma avukatı büyük bir öneme sahiptir.
Boşanma avukatı, müvekkilinin dava sürecindeki hak kayıplarını engellemek için hukuki bilgi ve deneyimlerini kullanır. Boşanma avukatı, özellikle anlaşmalı boşanma davalarında tarafların uzlaşmasını sağlayarak, süreci kısa sürede sonuçlandırabilir. Bunun yanı sıra, çekişmeli davalarda boşanma avukatı, taraflar arasında süren anlaşmazlıkları çözümlemek için etkin bir strateji geliştirir.
Bir boşanma avukatı, müvekkilinin maddi ve manevi tazminat taleplerini hazırlarken dikkatli ve detaylı bir çalışma yapar. Boşanma avukatı, ekonomik şiddet gibi durumlarda müvekkilinin yaşadığı mağduriyetleri mahkemeye taşıyarak bu konuda adaletin sağlanmasına yardımcı olur. Boşanma avukatı ayrıca aile konutu şerhi, taşınmazların korunması ve diğer malvarlığı haklarının güvence altına alınması konularında da destek sağlar.
Boşanma avukatı seçerken, avukatın deneyimi ve boşanma davalarındaki uzmanlığı dikkate alınmalıdır. İyi bir boşanma avukatı, tarafların haklarını en iyi şekilde savunur ve süreç boyunca müvekkiline yol gösterir. Özellikle çekişmeli boşanma davalarında bir boşanma avukatı, tarafların hak kaybı yaşamaması için gereken her türlü hukuki desteği sunar.
Boşanma avukatı, boşanma sürecindeki en önemli destek unsurlarından biridir. Boşanma avukatı, tarafların hukuki haklarını koruma ve süreci hızlı bir şekilde yönetme açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle, boşanma avukatı seçimi dikkatlice yapılmalı ve sürecin etkin bir şekilde yönetilmesi sağlanmalıdır.
NAFAKA
Türk Medeni Kanunu’nun 175. Maddesine göre; Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Nafaka boşanma davası esnasında ve boşanma davası sona erdikten sonra yoksulluğa düşecek tarafa mahkemece belirlenen aylık ödenecek paradır. Üç tür nafaka vardır:
- Tedbir Nafakası: Eşin diğer eşe boşanma davası devam ettiği sürece ödediği nafakadır. Kural olarak boşanma davası kesinleşinceye kadar ödenir.
- Yoksulluk Nafakası: Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafa, diğer tarafın mali gücü oranında ödediği nafakadır. Kural olarak ölünceye kadar ödenir.
- İştirak Nafakası: Velayet kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılma amacıyla ödediği nafakadır. Kural olarak çocuk ergin oluncaya kadar ödenir.
BOŞANMA AVUKATINA SORU SORABİLİRSİNİZ.
Aile ve boşanma hukuku, Türk Medeni Kanunu kapsamında aile bireylerinin haklarını düzenleyen ve aile birliğini korumayı amaçlayan bir hukuk dalıdır. Aile hukuku; evlilik, nişanlanma, mal rejimi, nafaka, velayet, evlat edinme ve soybağı gibi konuları kapsarken, boşanma hukuku evliliğin sona ermesi sürecindeki hak ve yükümlülükleri ele alır. Boşanma davalarında, mal paylaşımı, velayet, nafaka ve tazminat gibi hususlar mahkeme tarafından değerlendirilir. Bu hukuk dalı, taraflar arasındaki uyuşmazlıkların adil bir şekilde çözülmesini sağlamak amacıyla düzenlenmiştir. Aile ve boşanma hukuku konusunda alanında uzman Boşanma Avukatına soru sormak için Avukata sor linkini tıklayarak sorabilirsiniz.
BOŞANMA AVUKATINDAN ONLINE DANIŞMANLIK ALABILIRSINIZ.
Boşanma kapsamında ortaya çıkan sorunların çözümünde konusunda uzman bir Boşanma Avukatından destek almak, doğru ve hukuki açıdan sağlam bir konumda olmanıza yardımcı olabilir. Ankara’da uzman bir Boşanma Avukatı ile iletişim kurmak ve danışmanlık almak için online danışmanlık sisteminiz üzerinden randevu almak, çok pratik bir çözüm olabilir.
Sorularınızı ve bu sorularla ilgili evrakı sisteme yükleyebilirsiniz. Online danışmanlıkta istediğiniz gün ve saati seçebildiğiniz gibi görüşme tipini de seçebilmektesiniz. Zoom, teams, whatsapp ya da telefon üzerinden görüşme sağlanabilmektedir. Ödemenin ardından tarafınıza randevu yapıldığına dair mail ile bilgi gelmektedir. Sistemde yaşanan herhangi bir sorun olduğundan iletişim numaralarımızdan iletişime geçtiğinizde toplantı manuel olarak planlanabilir. Müvekkillerimizin doğru bilgiye hızlı ve güvenilir şekilde ulaşmasını sağlamak için kurulan Online Danışmanlık Sistemimizden yüzlerce randevu alınmış olup müvekkillerimizin faydalanması amaçlanmıştır.