BOŞANMA SONRASI EV KİMİN OLUR?

Boşanma sonrası ev kimin olur? Boşanma sonrası ev kimin olacağı, evlilikteki mal rejimine göre belirlenir. Türkiye’deki yaygın mal rejimi edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu rejim evin eşler arasında paylaşılmasını gerektirir. Eğer çocuklar varsa, çocukların yaşam düzeni ve onların menfaatleri de önemli bir faktör olur. Boşanma sonrası ev kimin olur? Mahkeme, taraflar arasında anlaşmazlık durumunda, evin kimin kullanımına verileceğine karar verebilir. Bu karar, tarafların ekonomik durumları, evin edinilme şekli ve çocukların durumu gibi unsurlar göz önünde bulundurularak verilir.

AİLE KONUTU NE DEMEKTİR?

Aile konutu, evli veya birlikte yaşayan çiftlerin ortak yaşam sürdüğü yer olarak tanımlanır ve birçok hukuk sisteminde özel bir statüye sahiptir. Özellikle boşanma sürecinde, tarafların maddi ve manevi haklarını korumak adına aile konutuna ilişkin düzenlemeler yapılmıştır.

Türk Medeni Kanunu’na göre (TMK m. 194), aile konutu, eşlerin ortak yaşam alanı olup, bir eşin rızası olmadan diğer eş tarafından satılamaz, devredilemez veya ipotek edilemez. Bu düzenleme, aile birliğini koruma amacı taşır. Boşanma sürecinde ise bu koruma, tarafların haklarının dengeli bir şekilde dağıtılmasına yardımcı olur.

BOŞANMA SONRASI EV KİMİN OLUR?

Boşanma sonrası ev kimin olur? Boşanma süreci, yalnızca duygusal değil, aynı zamanda mali ve hukuki yönleriyle de oldukça karmaşık bir süreçtir. Pek çok çift için en büyük sorunlardan biri, boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun yanıtını bulmaktır. Özellikle ortak yaşam alanı olan konutun kime tahsis edileceği, eşler arasında ciddi anlaşmazlıklara neden olabilmektedir. Boşanma sonrası ev kimin olur sorusu, evin nasıl edinildiğine, hangi mal rejimine tabi olduğuna ve tarafların katkılarına bağlı olarak değişkenlik gösterir.

Evlilik birliği içinde alınan taşınmazlar için boşanma sonrası ev kimin olur sorusu gündeme geldiğinde, hukuki süreç devreye girer. Eğer evlilik süresince edinilmiş bir ev söz konusuysa, bu ev ortak mal kabul edilir. Ancak boşanma sonrası ev kimin olur sorusuna verilecek yanıt, tapunun kim üzerine kayıtlı olduğu veya tarafların bu ev üzerindeki finansal katkılarına göre şekillenebilir.

Türk Medeni Kanunu’na göre, 2002 yılından sonra geçerli olan edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında, evlilik içinde alınan tüm taşınmazlar eşler arasında paylaştırılır. Dolayısıyla boşanma sonrası ev kimin olur sorusuna verilecek yanıt, eşlerin bu mülk üzerinde ortak hak sahibi olduğudur. Ancak bazı özel durumlar, boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun cevabını değiştirebilir.

Eğer evlilik öncesinde bir eşin adına kayıtlı bir ev varsa, bu taşınmaz kişisel mal olarak kabul edilir. Bu durumda boşanma sonrası ev kimin olur sorusu gündeme geldiğinde, mahkeme mülkiyet sahibinin lehine bir karar verir. Boşanma sonrası ev kimin olur meselesinde kişisel mallar, diğer eşin herhangi bir hak iddia edemeyeceği varlıklar arasında yer alır.

Boşanma sürecinde taraflardan biri evlilik içinde alınmış bir evin sahibi olarak görünüyorsa, diğer eş katkı sağladığını kanıtladığında, boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun cevabı değişebilir. Mahkemeler, evin alımında yapılan maddi katkıları dikkate alarak adil bir paylaşım sağlamaya çalışır. Boşanma sonrası ev kimin olur meselesinde önemli olan, tarafların bu süreçte ne kadar katkı sunduğunu gösterebilmeleridir.

Çekişmeli boşanmalarda, boşanma sonrası ev kimin olur sorusu daha da karmaşık hale gelebilir. Taraflar arasında uzlaşma sağlanamazsa, mahkeme devreye girerek evin paylaşımı konusunda bir karar verir. Mahkemenin kararında, boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun cevabını belirleyen temel faktörler, eşlerin mali durumu, çocukların velayeti ve evin hangi şartlar altında edinildiğidir.

Eğer boşanma sonrası ev kimin olur sorusu bir kira sözleşmesiyle ilgiliyse, burada da özel durumlar ortaya çıkmaktadır. Kira sözleşmesi eşlerden birinin üzerine kayıtlı olabilir, ancak mahkemeler kira sözleşmesini tek başına belirleyici bir faktör olarak görmez. Boşanma sonrası ev kimin olur meselesinde, eşlerin ortak yaşamı ve çocukların ihtiyaçları da göz önünde bulundurulur.

Velayetin kimde olduğu da boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun cevabını etkileyen unsurlardan biridir. Çocukların velayeti bir eşe verildiğinde, mahkeme çocuğun mağdur olmaması adına konutun kullanım hakkını velayeti alan tarafa verebilir. Bu durumda boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun cevabı, mülkiyetin değil, kullanım hakkının kime ait olduğu ile şekillenir.

Krediyle alınan bir ev söz konusu olduğunda, boşanma sonrası ev kimin olur sorusu biraz daha detaylı bir değerlendirme gerektirir. Eğer konut kredisi evlilik sürecinde ortak olarak ödenmişse, mahkeme kredinin kim tarafından ödendiğini dikkate alır. Boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun yanıtı, ödemelerin kimin tarafından yapıldığına göre belirlenir.

Bazı durumlarda taraflar anlaşmalı boşanma yoluna gidebilir ve boşanma sonrası ev kimin olur sorusunu kendi aralarında çözebilirler. Anlaşmalı boşanmalarda, taraflar evin kime ait olacağı konusunda mahkemeye bir protokol sunar. Eğer eşlerden biri evin tüm hakkını almak isterse, boşanma sonrası ev kimin olur meselesi, diğer tarafa tazminat ödenmesiyle çözülebilir.

Boşanma sonrası ev kimin olur sorusu birçok farklı faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. Tapunun kimin adına kayıtlı olduğu, evin ne zaman ve nasıl edinildiği, tarafların katkıları ve çocukların durumu gibi unsurlar, boşanma sonrası ev kimin olur sorusunun yanıtını belirleyen temel etkenlerdir. Hak kaybı yaşanmaması için, boşanma sonrası ev kimin olur meselesinde hukuki destek almak her zaman faydalıdır.

Boşanma ile ilgili detaylı bilgiler için makalemizi okuyabilirsiniz.

BOŞANDIKTAN SONRA EV PAYLAŞIMI NASIL YAPILIR?

Boşanma sonrası ev kimin olur? Boşanma süreci, duygusal olarak olduğu kadar mali açıdan da karmaşık bir süreçtir. Eşlerin, evlilik birliği içinde sahip oldukları varlıkların nasıl paylaşılacağı önemli bir tartışma konusu olurken, boşanma gerçekleştikten sonra edinilen mülkler de merak edilen konular arasında yer alır. Boşandıktan sonra ev gibi değerli taşınmaz ve taşınır malların kime ait olacağı, hukuki çerçevede belirlenen kurallara göre değerlendirilir. Bu noktada, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen mal rejimi hükümleri belirleyici rol oynar.

MAL PAYLAŞIMINDA TEMEL İLKELER

Evlilik süresince edinilen mallar, hukuki olarak eşler arasında adil bir şekilde bölüştürülmelidir. Ancak boşanmanın gerçekleşmesinden sonra satın alınan mülkler, kişisel mal sayıldığından bu paylaşımın dışında tutulur. Bununla birlikte, boşandıktan sonra alınan bir mülkün finansmanı eski eşle bağlantılıysa veya belirli bir hak talebi doğuyorsa, bu durum ayrıca incelenebilir.

Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Boşanma Sonrası Mal Durumu

Türkiye’de 2002 yılından itibaren geçerli olan edinilmiş mallara katılma rejimi, eşlerin evlilik sürecinde elde ettiği mal varlıklarının ortak kabul edilmesini öngörmektedir. Buna göre, evlilik içinde alınan ev veya diğer taşınmazlar, boşanma sürecinde eşit olarak bölüşülür. Ancak boşanma gerçekleştikten sonra satın alınan varlıklar, artık bireysel mal olarak kabul edilir ve diğer eşin bu mülkler üzerinde herhangi bir hakkı bulunmaz.

Boşanmanın kesinleşmesiyle birlikte, tarafların mal rejimi sona erdiğinden, bundan sonra yapılan mal alımları tamamen kişisel mülk sayılır. Ancak bazı istisnai durumlarda, boşandıktan sonra alınan bir ev ya da aracın ödemesi, eski eşin maddi katkısıyla yapılmışsa, diğer tarafın belli oranlarda hak talep etme ihtimali gündeme gelebilir.

Anlaşmalı ve Çekişmeli Boşanmalarda Mal Paylaşımı

Boşanma süreci, anlaşmalı veya çekişmeli olarak iki farklı şekilde ilerleyebilir. Anlaşmalı boşanmalarda, taraflar mal paylaşımı konusunda mutabık kalır ve mahkemeye sundukları protokol doğrultusunda mallar bölüştürülür. Bu durumda, boşandıktan sonra edinilen mal varlıkları, açık bir şekilde paylaşım dışı bırakılabilir.

Çekişmeli boşanmalarda ise mal paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşandığı için mahkeme devreye girer. Mahkeme, tarafların evlilik sürecinde yaptığı maddi katkıları, evlilik süresince alınan malların değerini ve tarafların ekonomik durumlarını göz önünde bulundurarak bir karar verir. Ancak boşanma gerçekleştikten sonra edinilen varlıklar, mahkemede mal paylaşımı konusu olmaz çünkü artık ortak mülkiyet ilişkisi sona ermiştir.

Anlaşmalı “boşanma davası açılır” sorusunda boşanmada eşlerin yaptığı anlaşma makalemizi ayrıca inceleyebilirsiniz.

Boşandıktan Sonra Alınan Mal Varlıkları Üzerindeki Haklar

Boşanma sonrası satın alınan mülkler bireysel mal olarak kabul edilse de, bazı durumlarda eski eşin bu mülkler üzerinde hak iddia etmesi söz konusu olabilir. Örneğin:

• Boşanma sonrası bir eş, diğerinin adına kredi çekmiş veya maddi katkıda bulunmuşsa, bu durum mahkemeye sunularak hak talep edilebilir.
• Eğer taraflar arasında boşanma protokolünde belirli bir mal paylaşımına ilişkin ek anlaşmalar yapılmışsa, bu anlaşmalara sadık kalınması gerekir.

Boşanma öncesinde başlatılan ancak boşanma sonrasında tamamlanan bir mal alımı söz konusuysa, mahkeme bu durumu geçmiş dönemde yapılan bir edinim olarak değerlendirerek paylaşım konusu yapabilir.

EVLİLİK İÇİNDE EDİNİLEN MALLARIN HUKUKİ DURUMU NEDİR?

Boşanma sonrası ev kimin olur? Boşanma sonrası alınan ev gibi taşınmaz ve taşınır malların kimin mülkiyetinde kalacağı, evlilik sürecinde edinilen varlıkların hukuki durumuyla doğrudan bağlantılıdır. Türk Medeni Kanunu’na göre, evlilik süresince elde edilen mallar edinilmiş mallara katılma rejimi çerçevesinde değerlendirilir. Bu kapsamda, evlilik öncesinde tarafların sahip olduğu bireysel mal varlıkları, evlilik içinde kazanılan mülklerden ayrı tutulur.

Evlilik Süresince Satın Alınan Mülkler

Evlilik sırasında edinilen ev gibi değerli varlıklar, ortak mülk olarak kabul edilir.

Boşanma halinde, her iki taraf da bu varlıklar üzerinde hak talep edebilir.

Kişisel Mallar

• Evlilik öncesinde sahip olunan varlıklar veya miras yoluyla kazanılan mülkler kişisel mal olarak kabul edilir.
• Bu tür mülkler, boşanma sürecinde paylaşım dışında tutulur ve diğer eşin üzerinde hak iddia etmesi mümkün değildir.

Boşanma Sonrası Mal Paylaşımı

Boşandıktan sonra edinilen ev gibi taşınmaz ve taşınır mallar, artık bireysel mülkiyet olarak değerlendirilir. Evliliğin sona ermesiyle birlikte mal rejimi de sonlandığından, taraflardan biri boşandıktan sonra yeni bir mülk satın almışsa, eski eşin bu mal üzerinde herhangi bir hakkı bulunmaz. Ancak boşanma sonrası alınan bir mülk, eski eşin finansal katkısıyla edinildiyse veya boşanma protokolünde bu tür bir düzenleme yer alıyorsa, hak talebi söz konusu olabilir.

KİŞİSEL MALLAR VE ORTAK MALLARIN AYRIMI

Boşanma sürecinde, boşandıktan sonra alınan ev gibi değerli varlıkların kime ait olacağını belirlemek için, bu varlıkların bireysel mi yoksa ortak mı olduğunun tespit edilmesi gerekmektedir. Bu ayrım, hukuki süreçte malların nasıl bölüşüleceğini belirleyen temel faktörlerden biridir.

KİŞİSEL MALLAR

Bireysel mülkler, evlilikten önce eşlerden birine ait olan ya da evlilik sürecinde tamamen kişisel yollarla edinilmiş varlıklardır. Bu kategoriye giren mallar arasında miras yoluyla geçen mülkler, bağış veya hediye olarak alınan taşınır ve taşınmazlar yer alır. Örneğin, evlilik öncesinde alınmış bir otomobil veya aile büyüklerinden kalan bir ev, kişisel mal olarak değerlendirilir ve boşanma halinde diğer eş bu mülk üzerinde hak iddia edemez.

ORTAK MALLAR

Ortak mülkler, evlilik süresince eşler tarafından edinilen ve her iki tarafın da hak sahibi olduğu varlıklardır. boşandıktan sonra alınan ev gibi varlıklar, bu gruba dahil edilmez. Ancak, evlilik sırasında satın alınan konut, taşıt veya diğer değerli mal varlıkları, hukuken ortak mülk sayılır ve boşanma aşamasında her iki eşin de bu mallar üzerinde hakkı bulunur.

Boşandıktan sonra alınan mülklerin kime ait olacağı, ilgili varlığın kişisel mal mı yoksa ortak mal mı olduğuna bağlıdır. Eğer mülk, evlilik süresince her iki eşin maddi veya manevi katkılarıyla edinilmişse, ortak mal sayılarak taraflar arasında paylaşılması gerekir. Ancak, boşandıktan sonra alınan ev veya araç, sadece bir tarafın bireysel çabasıyla ve kendi finansal kaynaklarıyla edinilmişse, bu durumda kişisel mülk sayılarak sahibinde kalır.

Boşanma sürecinde malların paylaşımı mülkün edinilme zamanı, finansal katkılar ve hukuki mal rejimi kuralları çerçevesinde belirlenir. Adil bir paylaşım süreci için tarafların haklarını bilmesi ve gerektiğinde hukuki destek alması önemlidir.

BOŞANMA SÜRECİNDE EVİN AKIBETİ NE OLUR?

Boşanma, yalnızca duygusal bir süreç olmanın ötesinde, maddi konuların da titizlikle ele alınmasını gerektirir. Özellikle ev gibi yüksek değerli varlıkların geleceği, boşanma sürecinin en hassas meselelerinden biridir. Çoğu çift için bu tür mülkler, sadece finansal bir yatırım değil, aynı zamanda duygusal bir bağ da taşıdığı için, boşandıktan sonra alınan ev konusunun hukuki boyutlarıyla ele alınması önemlidir.

MAL PAYLAŞIMINDA DEĞERLENDİRİLEN KRİTERLER

Boşanma sonrası ev kimin olur? Boşanma sürecinde, evin kime ait olacağı iki temel ölçüte göre belirlenir:

Evlilik Süresince Edinilen Ortak Mülkler

Evlilik boyunca birlikte alınan ev gibi varlıklar, olarak eşler arasında adil bir biçimde paylaştırılır.

Ancak Boşandıktan sonra alınan ev gibi varlıkların paylaşımı, eşlerin finansal katkıları, malın nasıl edinildiği ve hukuki mal rejimine göre değişiklik gösterebilir.

Kişisel Mülkler

Eğer ev, evlilik öncesinde eşlerden biri tarafından satın alınmışsa ya da miras veya bağış yoluyla kazanılmışsa, bu mülk kişisel mal sayılır.

Kişisel mallar, boşanma halinde diğer eşe devredilmez ve mülk sahibinde kalır.

Boşanma Sürecinde Varlıkların Paylaşımı

Boşanma sürecinde mal paylaşımı, eşler arasında en fazla anlaşmazlık yaşanan konuların başında gelir. Taraflar, mahkemeye başvurmadan önce aralarında uzlaşmaya varabilirler. Ancak ortak bir mutabakata varılamazsa, mahkeme boşandıktan sonra alınan ev gibi varlıkların kime ait olacağı konusunda nihai kararı verir.

Mahkeme bu kararı verirken:

• Mülkün nasıl ve ne zaman edinildiği,
• Eşlerin finansal katkıları,
• Mülkün evlilikteki ortak yaşam üzerindeki etkisi gibi unsurları dikkate alır.

Boşanma sonrası mal paylaşımı, kişisel ve ortak malların ayrımına göre şekillenir. Adil bir süreç için, eşlerin haklarını bilmesi ve gerektiğinde hukuki destek alması önemlidir.

Boşanma davası ile ilgili detaylı bilgiler için makalemizi okuyabilirsiniz.

BOŞANMA SÜRECİNDE KONUTUN DURUMU NE OLUR?

Boşanma sürecinde çiftlerin yaşadığı evin kimin kullanımına bırakılacağı, mülkün kime ait olduğuna ve hangi tarihte edinildiğine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Eşlerden biri evlilik devam ederken taşınmaz satın almış olabilir, ancak boşanma davası sırasında bu konutta kimin kalacağı çeşitli hukuki kriterlere göre değerlendirilir.

Bu konuda 01.01.2002 tarihindeki yasal değişiklik önemli bir dönüm noktasıdır. Mal paylaşımı ve konutun kimin kullanımında olacağı, bu tarihten önce veya sonra edinilip edinilmediğine göre farklı kurallara tabidir.

01.01.2002 Öncesinde Edinilen Konutlar

2002’den önce yürürlükte olan yasal düzenlemeye göre, tapuda mülk kimin adına kayıtlı ise boşanma sonrası da taşınmazın mülkiyeti o kişiye ait olmaya devam ederdi. Bu doğrultuda mahkemeler, konutu malik olan eşe bırakma eğilimindedir.

Ancak bu kuralın bazı istisnaları bulunur:

• Eşler kendi aralarında farklı bir anlaşma yapabilir.
• Taraflardan birinin özel bir mağduriyet yaşaması durumunda, mahkeme farklı bir karar verebilir.

Genel kural olarak, malik olan eşin konutta kalması söz konusu olurken, diğer eşin taşınmazı terk etmesi beklenir.

01.01.2002 Sonrasında Edinilen Konutlar

2002 yılındaki yasa değişikliği ile, evlilik birliği içinde satın alınan taşınmazlar edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında değerlendirilmiştir. Yani, taşınmazın tapusu yalnızca bir eşin üzerine kayıtlı olsa bile, diğer eş de bu mülk üzerinde ortak hakka sahiptir.

Bu durumda boşanma sürecinde konutta kimin kalacağı şu kriterlere göre belirlenir.

• Evin mülkiyeti tek bir eşe ait görünse de, diğer eşin hukuki olarak ortak mülkiyet hakkı vardır.
• Mahkeme, tarafların mağdur olmaması için konutun kullanım hakkını belirleyebilir.
• Eğer taraflar arasında anlaşmazlık varsa, mahkemeye başvurularak hâkimden bir karar talep edilmelidir.

Boşanma Sürecinde Konutta Kimin Kalacağı

Boşanma davası sürecinde ortak konutta kimin yaşamaya devam edeceği sıkça anlaşmazlığa neden olan bir konudur. Çiftlerin kendi aralarında uzlaşmaya varması her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumda, mahkemeye başvurularak hâkimden konutun kullanımına dair karar vermesi talep edilmelidir.

Kira Sözleşmesi Eşlerden Birinin Adına Kayıtlı Konutlar

Boşanma sürecinde, eşlerin yaşadığı ev kiralık olabilir ve kira sözleşmesi yalnızca eşlerden biri adına düzenlenmiş olabilir. Ancak bu, diğer eşin konut üzerinde hiçbir hakkı olmadığı anlamına gelmez.

Mahkemeler, kira sözleşmesi kimin adına olursa olsun, evlilik süresince çiftin ortak yaşam alanı olarak kullanılan evin, müşterek konut sayılacağını kabul etmektedir.

Bu nedenle:

• Kira sözleşmesi yalnızca eşlerden biri adına olsa da, mahkeme diğer eşin de burada yaşamaya devam edebilmesine karar verebilir.
• Boşanma sürecinde konutun kullanım hakkı için mahkemeye başvurulabilir.
• Taleplerin hukuki çerçevede doğru bir şekilde sunulması ve delillerle desteklenmesi önemlidir.

Boşanma sürecinde ortak konutun kimin kullanımına bırakılacağı, taşınmazın mülkiyetine, edinilme tarihine ve tarafların özel durumlarına göre farklılık gösterir. 2002 yılı öncesi ve sonrası yapılan düzenlemeler, mülkiyet hakkı konusunda farklı hükümler içerse de, mahkemeler tarafların mağduriyet yaşamaması adına hakkaniyet çerçevesinde karar vermektedir. Boşanma sürecinde hak kaybı yaşamamak adına, hukuki danışmanlık almak ve mahkemeye başvuruda bulunurken delillerle desteklenen bir talep sunmak gereklidir.

BOŞANMA SONRASI EV KİMİN OLUR? KONUSUNDA SIKÇA SORULAN SORULAR

1.Boşanma sonrası ev kimin olur?

Boşanma sonrası evin kime kalacağı, evin nasıl edinildiğine bağlıdır. Eğer evlilik süresince alınmışsa, ortak mal kabul edilir ve eşit şekilde paylaşılır. Ancak ev, eşlerden birine miras yoluyla geçtiyse veya evlilik öncesinde alınmışsa, kişisel mal sayılır ve o kişiye ait olur.

2.Evlilik öncesinde alınan ev boşanma sonrası nasıl paylaşılır?

Evlilik öncesinde alınan ev, boşanma halinde kişisel mal olarak kabul edilir ve kimin adına kayıtlıysa ona ait olur. Diğer eş bu ev üzerinde hak iddia edemez. Ancak, evlilik süresince eve yapılan büyük finansal katkılar söz konusuysa, katkı oranında hak talep edilebilir.

3.Boşanma davası devam ederken evde kim kalır?

Boşanma davası süresince taraflar evde kalmaya devam edebilir. Ancak, taraflardan biri diğerine karşı evden uzaklaştırma kararı aldırabilir veya mahkemeye başvurarak ortak konutun kullanım hakkını talep edebilir. Özellikle çocukların velayeti alan eşin evde kalma hakkı daha güçlü olabilir.

4.Boşanma sonrası kira sözleşmesi kimin üzerine kalır?

Eğer ev kiralıksa ve kira sözleşmesi sadece bir eşin üzerine yapılmışsa, mahkeme konutu ortak yaşam alanı olarak kabul eder. Boşanma sonrası, mahkeme ihtiyaca göre konutta kimin kalacağına karar verir. Çocukların velayetini alan eşin kira sözleşmesini devralma hakkı olabilir.

5.Boşandıktan sonra alınan ev eşler arasında paylaşılır mı?

Hayır, boşanma sonrası alınan ev, evlilik sürecinde edinilmiş mal olarak sayılmaz. Boşanma gerçekleştikten sonra taraflardan biri kendi gelirleriyle bir ev alırsa, bu ev tamamen kendisine ait olur ve diğer eşin üzerinde hiçbir hakkı bulunmaz.

6.Boşanmada ortak krediyle alınan ev nasıl paylaşılır?

Eğer evlilik sürecinde ortak krediyle alınmış bir ev varsa, boşanma sonrası ödeme durumuna göre paylaşılır. Eğer kredi ödemeleri devam ediyorsa, mahkeme kalan borçları ve tarafların ödeme durumunu dikkate alarak bir karar verir. Evi devralan taraf diğer tarafa ödediği kredi oranında ödeme yapmak zorunda kalabilir.

7.Çekişmeli boşanmalarda evin paylaşımı nasıl yapılır?

Çekişmeli boşanmalarda, boşanma sonrası evin kime ait olacağı mahkeme tarafından belirlenir. Mahkeme, evin ne zaman ve nasıl edinildiğini, eşlerin katkılarını, çocukların durumunu ve tarafların mali durumunu göz önünde bulundurarak karar verir.

8.Anlaşmalı boşanmada ev konusunda nasıl bir karar alınır?

Anlaşmalı boşanmada, taraflar evin kime kalacağı konusunda mahkemeye yazılı bir protokol sunar. Mahkeme, tarafların anlaşmasına uyarsa, ev belirtilen kişiye kalır. Eğer evin tamamen bir tarafa devri söz konusu olacaksa, diğer eşe tazminat ödenmesi gündeme gelebilir.

9.Çocukların velayeti evin kime kalacağını etkiler mi?

Evet, çocukların velayetini alan eşin, çocukların mağdur olmaması adına evde kalmasına izin verilebilir. Mahkeme, çocuğun üstün yararını gözeterek evi velayet alan eşin kullanımına bırakabilir. Ancak bu durum, evin mülkiyetinin tamamen o kişiye geçtiği anlamına gelmez.

10.Aile konutu şerhi olan ev boşanma sonrası kime kalır?

Aile konutu şerhi olan evde, eşlerden biri tapu sahibi olsa bile diğer eşin onayı olmadan satış yapılamaz. Boşanma sonrası, mahkeme evin kime kalacağını belirler. Eşlerden biri konutun kullanımına devam edebilir ya da satışına karar verilebilir.

11.Mal paylaşımı yapılırken evin değeri nasıl belirlenir?

Mal paylaşımı sırasında evin güncel piyasa değeri esas alınır. Mahkeme, bilirkişi atayarak evin değerini belirler. Eğer taraflardan biri evi almak isterse, diğer tarafa payına düşen miktarı ödemek zorundadır.

12.Boşanma sonrası tapu nasıl devredilir?

Boşanma sonrası mahkemenin belirlediği şekilde tapu devri yapılabilir. Eğer bir eşin diğerine evin tapusunu devretmesi gerekiyorsa, tapu müdürlüğünde işlemler yapılır. Mahkeme kararı veya noter onaylı protokolle tapu devri gerçekleştirilebilir.

13.Evi üzerine almak istemeyen eş, diğerine satış yapabilir mi?

Evet, taraflardan biri evi almak istemiyorsa, diğer tarafa satış yapabilir veya evi üçüncü bir kişiye satma hakkına sahiptir. Ancak, diğer eşin şerh hakkı varsa satış işlemi için mahkeme onayı gerekebilir.

14.Boşanma sonrası evin satışından elde edilen para nasıl paylaşılır?

Eğer ev ortak mal olarak kabul edilmişse, boşanma sonrası satıldığında elde edilen para eşit olarak bölüşülür. Ancak, eşlerden biri evin alımında daha fazla maddi katkıda bulunduğunu ispat ederse, payı artırılabilir.

15.Ev ortak mal değilse, diğer eşin hak talep etme durumu var mı?

Eğer ev, kişisel mal statüsündeyse ve evlilik süresince ortak harcamalarla alınmamışsa, diğer eşin hak talep etmesi mümkün değildir. Ancak, bazı durumlarda yapılan katkılar mahkemeye sunularak bir tazminat talep edilebilir.

BOŞANMA SONRASI EV KİMİN OLUR? KONUSUNDA YARGITAY KARARI

Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 06.12.2023T. 2023/1301 E., 2023/5964 K.

“Taraflar arasındaki aile konutu şerhinin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, aile konutu şerhinin kaldırılmasına karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Uyuşmazlık, aile konutu şerhinin kaldırılması davasında Mahkeme kararı ile konulan aile konutu şerhinin boşanma kararının kesinleşmesi ile kendiliğinden kalkıp kalmayacağı, davacının dava açmakta hukuki yararının olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen …, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,”

BOŞANMA AVUKATINA SORU SORABİLİRSİNİZ.

BOŞANMA AVUKATINDAN ONLINE DANIŞMANLIK ALABILIRSINIZ.

Sorularınızı ve bu sorularla ilgili evrakı sisteme yükleyebilirsiniz. Online danışmanlıkta istediğiniz gün ve saati seçebildiğiniz gibi görüşme tipini de seçebilmektesiniz. Zoom, teams, whatsapp ya da telefon üzerinden görüşme sağlanabilmektedir. Ödemenin ardından tarafınıza randevu yapıldığına dair mail ile bilgi gelmektedir. Sistemde yaşanan herhangi bir sorun olduğundan iletişim numaralarımızdan iletişime geçtiğinizde toplantı manuel olarak planlanabilir. Müvekkillerimizin doğru bilgiye hızlı ve güvenilir şekilde ulaşmasını sağlamak için kurulan Online Danışmanlık Sistemimizden yüzlerce randevu alınmış olup müvekkillerimizin faydalanması amaçlanmıştır.