Akademik Kadro

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme süreci, kişinin istifa sonrasında eski kurumuna veya başka bir kuruma dönüş yapma isteğine bağlı olarak çeşitli hukuki ve idari prosedürlere tabidir. Üniversiteye geri dönme, personelin istifasının hangi statüde ve koşullarda gerçekleştiğine göre değişebilir. Üniversiteden istifa sonrası geri dönme süreci ile ilgili alanında uzman akademik kadro avukatına soru sormak için tıklayınız.

ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNME NEDİR? ŞARTLARI NELERDİR VE SÜREÇ NASIL İŞLER?

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme, istifa eden bir akademik personelin, belirli şartlar ve prosedürler dahilinde görevine geri dönebilmesini ifade eder. Bu durum, genellikle akademik kariyerine devam etmek isteyen veya farklı nedenlerle istifa eden personelin tekrar akademik kadroya atanma talebinde bulunmasını kapsar. Ancak, üniversiteden istifa sonrası geri dönme, bazı hukuki ve idari düzenlemelere tabidir ve sürecin başarıyla tamamlanabilmesi için belirli şartların yerine getirilmesi gerekir.

ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNMENİN TEMEL ŞARTLARI NELERDİR?

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme süreci, akademik personelin istifa ettikten sonra tekrar eski görevine veya benzer bir pozisyona atanmasını ifade eder. Ancak, bu süreç her zaman basit bir başvuru ile gerçekleşmez. Akademik personelin üniversiteden istifa sonrası geri dönme talebinde bulunabilmesi için aşağıdaki şartları yerine getirmesi gerekir:

  • 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ve Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) gibi yasal düzenlemeler kapsamında, istifa eden bir akademik personelin geri dönmesi, istifa sürecinin şekline ve istifa eden kişinin kadrosuna bağlıdır.
  • Üniversiteden istifa sonrası geri dönme talebinde bulunan personel, genellikle istifadan sonra belirli bir süre beklemek zorundadır. Bu süre, akademik personelin istifa şekline ve önceki pozisyonuna göre değişebilir.
  • İstifa sonrası tekrar atama yapılabilmesi için boş bir kadro bulunması gereklidir. Bu nedenle, istifa eden personelin aynı pozisyonda tekrar görevlendirilmesi, mevcut kadro durumuna ve üniversitenin ihtiyaçlarına bağlıdır.

İSTİFA NEDENİNE GÖRE ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNME DURUMU

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme, istifa nedenine bağlı olarak farklı şekillerde ele alınabilir. Örneğin, ailevi sebepler, sağlık sorunları veya yurt dışında araştırma yapma gibi geçerli nedenlerle istifa eden bir akademik personelin geri dönüş süreci daha kolay olabilir. Ancak, disiplin cezası, performans düşüklüğü veya etik ihlal nedeniyle istifa eden bir personelin üniversiteden istifa sonrası geri dönme talebi genellikle kabul edilmez.

  • Geçerli Nedenlerle İstifa: Eğer bir akademik personel, zorlayıcı bir sebep (sağlık sorunları, ailevi sebepler veya akademik gelişim için istifa gibi) nedeniyle görevinden ayrıldıysa, üniversiteden istifa sonrası geri dönme şansı yüksektir. Bu durumda, kişi eski görevine veya benzer bir pozisyona tekrar başvurabilir ve şartların uygun olması halinde geri dönüşü mümkündür.
  • Disiplin Sebepli İstifa: Eğer kişi, disiplin soruşturması veya etik ihlal nedeniyle istifa etmişse, üniversiteden istifa sonrası geri dönme ihtimali çok düşüktür. Üniversiteler bu tür durumlarda, ilgili kişinin güvenilirliğini ve akademik itibarını göz önünde bulundurur ve genellikle geri dönüş taleplerini reddeder.

ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNME PROSEDÜRÜ

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme talebinde bulunacak bir akademik personelin izlemesi gereken bazı prosedürler vardır. Bu prosedürler genellikle şu adımları içerir:

  • Başvuru Dilekçesi Hazırlama: İstifa sonrası geri dönme talebinde bulunacak kişi, görevine geri dönmek istediğine dair resmi bir dilekçe hazırlamalıdır. Dilekçede, istifanın nedenleri ve geri dönme isteğinin gerekçeleri açık bir şekilde ifade edilmelidir.
  • Üniversitenin İlgili Birimine Başvuru: Hazırlanan dilekçe, ilgili fakülteye veya üniversitenin personel dairesine sunulur. Üniversiteden istifa sonrası geri dönme başvurusu genellikle rektörlük veya dekanlık tarafından değerlendirilir.
  • Kadro Durumu ve İhtiyaç Analizi: Üniversiteden istifa sonrası geri dönme talebinde bulunan kişinin eski pozisyonuna atanabilmesi için, üniversitede ilgili pozisyonun boş olması gereklidir. Eğer kadro doluysa veya ihtiyaç yoksa, geri dönüş talebi reddedilebilir.
  • Üniversite Yönetim Kurulu Kararı: Üniversiteden istifa sonrası geri dönme talepleri, genellikle üniversitenin yönetim kurulu tarafından karara bağlanır. Yönetim kurulu, kişinin akademik geçmişini, istifa nedenini ve geri dönüşün üniversiteye katkısını göz önünde bulundurarak bir değerlendirme yapar.
  • Atama Süreci: Eğer üniversiteden istifa sonrası geri dönme talebi kabul edilirse, kişi ilgili kadroya atanır ve görevine başlar. Bu süreç, genellikle birkaç ay sürebilir ve kişinin eski pozisyonuna veya benzer bir pozisyona atanması ile sonuçlanır.

ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNME SÜRESİNE DAİR KURALLAR

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme süresi, personelin istifa ettiği tarihe ve geri dönüş talebinde bulunmak istediği zamana bağlıdır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, istifa eden bir memur, belirli bir süre boyunca (genellikle 6 ay ile 1 yıl arasında) kamu görevine geri dönemez. Bu süre, istifa eden kişinin memuriyet statüsüne ve istifa şekline bağlı olarak değişebilir.

  • Kez İstifa Durumu: Eğer kişi ilk kez istifa ettiyse, üniversiteden istifa sonrası geri dönme süresi genellikle 6 aydır. Bu süre sonunda, kişi tekrar başvuruda bulunabilir ve uygun kadro varsa geri dönebilir.
  • Kez İstifa Durumu: Eğer kişi ikinci kez istifa etmişse, üniversiteden istifa sonrası geri dönme süresi 1 yıla kadar uzayabilir. Bu durumda, kişinin tekrar atanabilmesi için üniversitenin özel onayı gerekebilir.

ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNMENİN AVANTAJLARI VE DEZAVANTAJLARI

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme, bazı avantajlar ve dezavantajlar içerir. Kişi, kariyerinde belirli bir süre ara vermek zorunda kalabilir veya eski pozisyonuna tekrar atanamayabilir. Ancak, istifa sonrası geri dönme talebinde bulunmak, akademik kariyerine devam etmek isteyenler için önemli bir fırsat olabilir.

Avantajlar:

  • Akademik kariyere kaldığı yerden devam etme şansı.
  • Eski pozisyonuna veya benzer bir pozisyona atanma imkânı.
  • Kişisel nedenlerle verilen aradan sonra yeniden akademik dünyaya katılma fırsatı.

Dezavantajlar:

  • İstifa sonrası geri dönme süreci, bazen bürokratik engeller ve uzun bekleme süreleri içerebilir.
  • Kadro durumu ve üniversitenin ihtiyaçları, geri dönüş taleplerini sınırlayabilir.
  • Geri dönen kişinin önceki pozisyonuna atanamaması veya düşük bir pozisyona yerleştirilmesi riski vardır.

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme, her akademik personelin dikkatle planlaması gereken bir süreçtir. Bu sürecin başarılı olabilmesi için, kişinin istifa nedenlerini ve geri dönüş gerekçelerini net bir şekilde ifade etmesi, gerekli belgeleri eksiksiz sunması ve üniversitenin kadro durumu ile ilgili bilgi sahibi olması önemlidir.

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme talepleri genellikle rektörlük veya yönetim kurulu tarafından değerlendirilir ve bu değerlendirme süreci, kişinin akademik geçmişi ve üniversitenin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenir. Bu nedenle, üniversiteden istifa sonrası geri dönme sürecinde sabırlı olmak ve gerekli prosedürleri dikkatle takip etmek gerekir.

Üniversiteden istifa sonrası geri dönme konusu ile ilgili alanında uzman avukatlarımız ile iletişime geçmek için tıklayınız.

 

Avukata Sor Üniversiteye geri dönmeÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNME ÖĞRETİM ELEMANLARININ KADRO VE ATAMA SÜREÇLERİ

Üniversitelerde öğretim elemanlarının atanması ve görevlendirilmesi süreci, 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu ve ilgili yönetmeliklere göre düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler, akademik personelin kariyer gelişimini, kadro değişikliklerini ve görev sürelerini kapsar.

Özellikle öğretim görevlisi kadrolarında görev yapan akademik personelin istifa, görevi bırakma veya atanma sürelerinin sona ermesi gibi durumlar sonrasında üniversiteye geri dönme süreci, dikkatle planlanması gereken bir aşamadır.

Üniversiteye geri dönme süreci ile ilgili online danışmanlık almak, yada ofise gelmeden görüntülü veya sesli danışmanlık almak için tıklayınız.

ÖĞRETİM ELEMANI KADROLARI VE ÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNME İMKÂNLARI

2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’na göre, üniversitelerde çalışan öğretim elemanları; profesör, doçent, yardımcı doçent, öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi ile uzman çevirici ve eğitim-öğretim planlamacılarından oluşur. Her bir kadronun atanma ve görev süresi farklı düzenlemelere tabi tutulur.

Özellikle öğretim görevlisi kadrosunda görev yapan kişilerin, belirli süreler sonunda görevleri sona erdiğinde üniversiteye geri dönme imkânları bulunabilir. 2547 sayılı Kanunun 60 ncı maddesinde “Yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyeleri başvuruları üzerine bu Kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilirler.

Yükseköğretim Kurulu veya Yükseköğretim Denetleme Kurulu Başkan ve üyeliklerine, rektör ve dekanlıklara yükseköğretim kurumları ile bir kamu görevinde iken seçilenlerden, süresinin tamamlayarak yeniden seçilmemeleri sebebiyle ayrılanların, bu görevlerinde geçirdikleri süreler hesaba katılmak ve buna göre aylık ve dereceleri yükseltilmek suretiyle meslek, unvan ve sıfatları dikkate alınarak ayrıldıkları tarihten itibaren kendi kurumlarına boş kadro koşulu aranmaksızın dönüşleri yapılır.” hükmü yer almaktadır.

Öğretim görevlilerinin ataması, fakültelerde dekanların önerileri üzerine, rektörlüğe bağlı birimlerde ise bölüm başkanlarının önerisi ve rektörün onayı ile yapılabilir. Bu süreçte, kadro şartlarına göre öğretim üyesi veya öğretim görevlisi kadrolarına atanmaları mümkündür.

Atama süresi genellikle iki yıl olarak belirlenir ve bu sürenin sonunda işgal ettikleri kadroya başvuran bir öğretim üyesi bulunmadığı ve görevlerine devam etmelerinde yarar görüldüğü takdirde, aynı yöntemle yeniden atanabilirler. Ancak, süre sonunda görevleri kendiliğinden sona erdiğinde, üniversiteye geri dönme talebinde bulunmaları durumunda yeniden atanma süreci başlatılmalıdır.

İSTİFA SONRASI ÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNME

Öğretim elemanlarının, çeşitli nedenlerle istifa etmeleri durumunda, üniversiteye geri dönme süreci biraz daha karmaşık olabilir. İstifa eden bir öğretim görevlisi veya öğretim üyesi, daha önce çalıştığı üniversiteye veya başka bir üniversiteye geri dönmek istediğinde, belirli şartları yerine getirmek zorundadır. Bu şartlar, genellikle istifa nedenine, kadro durumuna ve ilgili üniversitenin personel politikalarına bağlı olarak değişir.

ÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNMEDE KARŞILAŞILABİLECEK ZORLUKLAR

Üniversiteye geri dönme süreci her zaman sorunsuz bir şekilde ilerlemeyebilir. Kadro durumunun uygun olmaması, kişinin daha önceki görev performansı veya üniversitenin ihtiyaçları gibi faktörler, geri dönme taleplerinin reddedilmesine yol açabilir. Özellikle istifa sonrası tekrar atanma talebinde bulunan kişilerin, bu süreçte sabırlı ve planlı hareket etmeleri önemlidir.

  • Kadro Yetersizliği: Boş kadro olmaması durumunda, kişinin üniversiteye geri dönme talebi reddedilebilir.
  • Başka Adayların Önceliği: Aynı kadroya başvuran başka adaylar varsa, geri dönme talebinde bulunan kişi öncelikli olmayabilir.
  • Performans ve Geçmiş: Kişinin önceki görev süresi boyunca gösterdiği performans, üniversiteye geri dönme sürecini etkileyebilir.

2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’na göre, öğretim elemanlarının atama ve görev süreleri belirli düzenlemelere tabidir. Atama süresi sona eren veya istifa eden bir öğretim elemanının tekrar üniversiteye geri dönme talebinde bulunması mümkündür. Ancak bu süreç, belirli şartlara ve prosedürlere bağlı olarak yürütülür. Kadro durumu, üniversitenin personel ihtiyacı ve yönetim kurulu onayı, geri dönme taleplerinde belirleyici rol oynar. Bu nedenle, üniversiteye geri dönme sürecinde dikkatli ve stratejik bir yaklaşım benimsenmesi gereklidir.

ÖĞRETİM GÖREVLİLERİNİN YENİDEN ATANMASI

Öğretim görevlilerinin yeniden atanma süreci, yükseköğretim alanında önemli bir konudur ve ilgili yasalarla düzenlenmiştir. Özellikle 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu, öğretim elemanlarının yeniden üniversiteye geri dönme haklarını belirlemiştir. Örneğin, istifa eden bir akademik personelin, üniversiteye geri dönme hakkı mahkeme veya disiplin kararı ile görevden uzaklaştırılmadığı sürece saklı tutulmaktadır. İlgili öğretim elemanları, üniversiteye geri dönme taleplerini başvurduklarında kadro koşulu aranmaksızın görevlerine devam edebilirler. Bunun yanında, Bakanlar Kuruluna veya Yasama Organı Üyeliğine seçilen akademisyenlerin de bu görevlerini tamamladıktan sonra üniversiteye geri dönme imkânları bulunur.

BAKAN VEYA VEKİL OLAN AKADEMİSYENLERİN ÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNMESİ 

Bir süre öğretim üyesi olarak görev yaptıktan sonra Bakanlar Kuruluna veya Yasama Organı Üyeliğine seçilen akademisyenler, bu görevlerde geçirdikleri süreler göz önünde bulundurularak ve buna bağlı olarak maaş derecelerinde artış sağlanmak koşuluyla, meslek unvanı ve sıfatlarını koruma şartıyla, talep ettikleri takdirde 2547 sayılı Kanun çerçevesinde ayrıldıkları yükseköğretim kurumuna kadro sınırlaması olmadan geri dönebilirler.

2547 sayılı Kanunun 60 ncı maddesinde, “Bir süre öğretim üyesi olarak çalıştıktan sonra Cumhurbaşkanı yardımcılığına, bakanlığa veya Yasama Organı Üyeliğine seçilenler, bu görevlerde geçirdikleri süreler hesaba katılmak ve buna göre aylık dereceleri yükseltilmek, meslek unvan ve sıfatlarını kazanma ile ilgili hükümler saklı kalmak şartıyla başvurmaları halinde bu Kanun hükümlerine göre ayrıldıkları yükseköğretim kurumuna kadro koşulu aranmaksızın dönerler.

Bunlardan emekli iken yüksek öğretim kurumlarına dönenlerin veya yüksek öğretim kurumlarına döndükten sonra emekliliğe hak kazanıp emekli olanların emekli aylıkları kesilmez konu açıklanmıştır.

İSTİFA EDEN AKADEMİSYENLERİN GERİ DÖNÜŞ SÜRECİ

Akademik personel açısından en dikkat çekici noktalardan biri, devlet memurluğundan çekilenlerin bekleme süreleri bulunurken, akademik kadrolar için bu tür bir bekleme süresinin öngörülmemesidir. Yani, bir öğretim elemanı istifa ettiğinde üniversiteye geri dönme sürecinde bekleme süresi olmaksızın yeniden atanabilir. Bu durum, akademik kariyerin devamlılığı açısından büyük bir avantaj sağlamaktadır. Ayrıca, Yükseköğretim Kurulu veya Yükseköğretim Denetleme Kurulu Başkan ve Üyelikleri gibi yüksek görevlerde bulunan akademik personelin de bu görevlerinden ayrılmalarının ardından üniversiteye geri dönme hakları saklıdır.

Bir diğer önemli husus ise, ilgili öğretim görevlilerinin doktorasını tamamlamış olmaları veya tıpta uzmanlık eğitimini bitirmiş olmaları durumunda, üniversiteye geri dönme süreçlerinde ALES şartından muaf olmalarıdır. Yani bu kişilerin, üniversiteye geri dönme taleplerinde merkezi sınav gerekliliği bulunmaz. Dolayısıyla, akademik personel olarak atanacak öğretim görevlilerinin, bu şartları taşıması halinde, daha kolay bir şekilde üniversiteye geri dönme işlemleri gerçekleştirilebilir.

Ayrıca, üniversiteye geri dönme hakkı, yükseköğretim kurumlarından emekli olduktan sonra ya da çeşitli sebeplerle ayrılan öğretim elemanları için de geçerlidir. Eğer bu kişiler daha önce akademik kadroda görev yapmışlarsa ve ayrıldıkları yükseköğretim kurumuna geri dönmek istiyorlarsa, üniversiteye geri dönme haklarını kullanabilirler. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, akademik unvanlarının korunması ve görev süresince elde ettikleri hakların yeniden atanma sürecinde dikkate alınmasıdır.

Özellikle rektörlük, dekanlık gibi idari görevlerde bulunmuş ve bu görevleri tamamlamış öğretim elemanlarının da üniversiteye geri dönme hakkı bulunmaktadır. Bu tür idari görevlerde geçirilen süreler, akademik kadroya yeniden atanmada dikkate alınır ve ilgili akademisyenler üniversiteye geri dönme süreçlerinde herhangi bir kadro sınırlamasına tabi tutulmazlar. Üniversiteye geri dönme hakkı, bu tür görevlerdeki akademisyenler için de güvence altına alınmıştır.

Akademik kariyerinden ayrılan, istifa eden veya farklı bir göreve seçilen öğretim elemanları, belirli şartlar altında üniversiteye geri dönme haklarını kullanabilirler. Üniversiteye geri dönme süreçleri, akademik kadroların devamlılığı ve üniversitenin akademik gücünün korunması açısından önemlidir.

“ÜNİVERSİTEDEN İSTİFA SONRASI GERİ DÖNME” KONUSU İLE İLGİLİ DANIŞTAY KARARLARI

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 04.07.2023 tarihinde oyçokluğuyla verdiği karar ile mahkeme veya disiplin kararlarıyla çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteğiyle üniversiteden ayrılan öğretim üyelerinin, 2547 sayılı YÖK Kanunu’nun 60/b fıkrasında yer alan hüküm uyarınca kadro koşulu aranmaksızın ayrıldıkları yükseköğretim kurumuna dönmeleri konusunda ilgili üniversitenin “takdir yetkisi” bulunduğu, ancak takdir yetkisinin hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun kullanılıp kullanılmadığının denetiminin yargı organları tarafından yapılması gerektiği, kabul edildi.

Bu karara göre, böyle bir durumda olan öğretim üyelerinin kurumlarına geri dönme talepleri doğrudan atanma hakkı sağlamayacak, üniversite veya ilgili idare yapacağı inceleme sonucunda kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından başvurunun reddedilmesini gerektiren bir durum olmadığı sürece, yani ihtiyaç duyulması durumunda atama işlemini yapabilecektir.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 27.01.2022 tarihinde oyçokluğuyla verdiği karar ile 2547 sayılı Kanun’un 60. maddesinin (b) fıkrasında, yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyelerinin başvuruları üzerine bu kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilecekleri kurala bağlamıştır.

Yukarıda aktarılan Kanun hükmünün değerlendirilmesinden, maddede öğretim üyelerine eski görevlerine dönme olanağı tanınmışsa da, maddedeki “kadro koşulu aranmaksızın” ibaresinin, her şart ve koşulda ilgililerin mutlak suretle eski görevlerine dönme konusunda idarenin bağlı yetki içerisinde bulunduğu şeklinde yorumlanamayacağı açıktır. İdareye madde kapsamındaki her kişiyi göreve alma zorunluluğunun yüklenmesi durumunda, hizmetin gereğinden fazla kişiyle görülmesi sonucunu doğurur ki, bunun da kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olmayacağı kabul edilmelidir.

Bununla birlikte; ilgililerin atanmak istedikleri alanda hizmetlerine ihtiyaç bulunması halinde kadro koşulu aranmayacağı şeklinde değerlendirilmesinin kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesine uygun olacağı yadsınamayacağı kabul edildi.

Danıştay 8. Daire Başkanlığının 09.06.2021T. 2018/2093 E., 2021/2988 K. ile

“İdare hukukunun yerleşik içtihatları gereği; kanun ile idareye tanınan takdir yetkisinin hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının denetiminin ise idari yargı mercilerince yapılacağına kuşku bulunmamaktadır.

Olayda; 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesinin uygulanması konusunda Rektörlüğün takdir yetkisi olduğu kabul edilmekle birlikte; davacının uzmanlık alanı ile bu alanda görev yapan kadrolu öğretim üyelerinin, ders programının ve saatlerinin, yürütülen diğer faaliyetlerin incelenerek, hizmetine ihtiyaç olup olmadığı yönünde Rektörlük tarafından değerlendirme yapıldığına ilişkin bir bilgi ve belgenin dava dosyasına sunulmadığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan; Dairemizce, 03/07/2018 ve 11/09/2018 tarihli ara kararları ile davalı Ege Üniversitesi Rektörlüğünden hastanede çalışan akademik personel sayısı ve hasta sayısının sorulduğu, davalı idarenin cevap olarak sunduğu bilgi ve belgelerden, hastanenin 2011 yılı hasta sayısının 2143, 2017 yılında ise 1804 olduğu ve bu yıllar arasında hasta sayısında azalma meydana geldiği, 2011 yılındaki akademik personel sayısının 9 profesör 1 öğretim görevlisi iken 2018 yılı mevcut kadrosunun ise 2 profesör 2 doçent ve 3 öğretim görevlisinin olduğu, dolayısıyla davalı idarece sunulan bilgi ve belgelerinden değerlendirmesinden davalı Ege Üniversitesi Rektörlüğünün davacının hizmetine ihtiyaç bulunduğu kanaatine varılmıştır.

Bu bakımdan; Ege Üniversitesinde profesör olarak görev yapmakta iken, hakkında verilen bir mahkeme veya disiplin kararları olmaksızın kendi isteği ile öğretim üyeliğinden ayrılan davacının, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesi uyarınca profesör kadrosuna dönme istemiyle yaptığı başvuru üzerine, hizmetine ihtiyaç bulunduğu anlaşılmakla tesis edilen dava konusu Rektörlük işleminde, 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesine, kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesi ilkesine uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.” 2547 sayılı Kanunun 60/b maddesine, kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesi ilkesine vurgu yapılmıştır.

Akademik Kadro Avukatına Soru Sorabilirsiniz.

Avukata Sor - Akademik Hukuk Danışmanlıkdoçentlik jürisine karşı itiraz, doçentlik jürisine karşı dava, doçentlik jürisine karşı şikayet

Akademik kadro davaları ve üniversiteden istifa sonrası geri dönme gibi süreçlerin spesifik olması ve kendine ait özel şartları olması açısından kritik bir süreçtir ve bu aşamada bir avukata danışmanın önemi büyüktür. Her avukat, akademik kadro sürecinin gereklilikleri ve işleyişi hakkında derinlemesine bilgiye sahip olmadığı için, doçent adaylarının bu süreçte nasıl bir yol izlemesi gerektiği konusunda rehberlik edemez akademisyenlerin kadro davalarında başvurudan sonuç aşamasına kadar bir avukata başvurmak, akademisyenlerin haklarını güvence altına almak ve  sürecinde daha etkili bir şekilde yer almak için hayati bir adım olacaktır. Alanında uzman Ankara doçentlik avukatınıza soru sormak için Avukata sor linkini tıklayarak sorabilirsiniz.

Bu Konuda Belirleyeceğiniz Gün ve Saatte Avukattan Online Danışmanlık Alabilirsiniz.

Avukat ONLİNE DANIŞMANLIK SİSTEMİ - Akademik Hukuk Danışmanlıkdoçentlik jürisine karşı itiraz, doçentlik jürisine karşı dava, doçentlik jürisine karşı şikayet

Sorularınızı ve bu sorularla ilgili evrakı sisteme yükleyebilirsiniz. Online danışmanlıkta istediğiniz gün ve saati seçebildiğiniz gibi görüşme tipini de seçebilmektesiniz. Zoom, teams, whatsapp ya da telefon üzerinden görüşme sağlanabilmektedir. Ödemenin ardından tarafınıza randevu yapıldığına dair mail ile bilgi gelmektedir. Sistemde yaşanan herhangi bir sorun olduğundan iletişim numaralarımızdan iletişime geçtiğinizde toplantı manuel olarak planlanabilir. Müvekkillerimizin doğru bilgiye hızlı ve güvenilir şekilde ulaşmasını sağlamak için kurulan Online Danışmanlık Sistemimizden yüzlerce randevu alınmış olup müvekkillerimizin faydalanması amaçlanmıştır.

Akademik Hukuk Danışmanlık İletişim Üniversiteden istifa sonrası geri dönme

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment