Yabancı bir kimse hakkında idare tarafından konulan Ç 138 tahdit kodu kaldırma, Türkiye’ye giriş yasağı kaldırmak için dava açabilir.
İçindekiler
- TAHDİT KODU NEDİR?
- TAHDİT KODU ÇEŞİTLERİ NELERDİR?
- TÜRKİYE’YE GİRİŞ YASAĞI
- Ç 138 TAHDİT KODU NEDİR?
- TAHDİT KODU NEDEN KONUR?
- TAHDİT KODU KİM TARAFINDAN KONULUR?
- Ç 138 TAHDİT KODU KALDIRMA
- TÜRKİYE’YE GİRİŞ YASAĞINA KARŞI DAVA AÇMA SÜRESİ NE KADARDIR?
- Ç 138 TAHDİT KODU KALDIRMA İLE İLGİLİ MAHKEME KARARLARI
- ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI SEÇİMİ
- ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI ÜCRETİ 2024
- ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI TUTMAK ZORUNDA MIYIM?
TAHDİT KODU NEDİR?
Tahdit kodu, Türkiye’de bulunduğu süre içerisinde yasalara aykırı fiiller işlediği tespit edilen veya yurt dışı istihbarat bilgileriyle hakkında bilgi toplanan yabancının siciline işlenen kayıtları ifade eder. Bu kayıtlar, ilgili kişinin Türkiye’deki yasal durumunu etkileyebilir ve bu kişinin Türkiye’deki hareketlerini kısıtlayabilir. Tahdit kodu, Türkiye’de yabancıların giriş ve oturum sürelerini etkileyen önemli bir unsurdur ve ilgili kişinin Türkiye’de kalışını zorlaştırabilir veya engelleyebilir. Bu tür kayıtlar güvenlik açısından önem taşıyan durumlarla ilişkilendirilir ve ilgili kişinin Türkiye’deki davranışlarına dair bir tür uyarı işlevi görür.
TAHDİT KODU ÇEŞİTLERİ NELERDİR?
Tahdit kodlarının birçok farklı nedeni olabilir ve bu kodlar farklı durumlar için uygulanabilir. İşlenen eylemin ciddiyetine ve durumun niteliğine bağlı olarak tahdit süresi değişebilir ve 5 aydan 5 yıla kadar uzayabilir. Tahdit kodu, Türkiye’deki yabancıların konumunu ve hareketlerini düzenleyen önemli bir mekanizmadır. Tahdit kodunun başlıca nedenleri arasında şunlar bulunmaktadır:
V-69: İkamet izni iptal edilen yabancı kişiler.
V-71: Adreste bulunamayan yabancı kişiler.
V-70: Sahte evlilik yapan yabancı kişiler.
V-77: Ahıska Türkü uyruklu olmadığı halde bu şekilde başvuruda bulunan yabancı kişiler.
V-84:10 gün içerisinde ikamet izni almak koşuluna bağlı olarak giriş yapan yabancı kişiler.
G-78: Bulaşıcı hastalık taşıyan yabancı kişiler.
G-87: Genel güvenlik açısından tehlike arz etmekte olan yabancı kişiler.
Ç-113: Türkiye’ye yasadışı giriş ve çıkış yapan yabancı kişiler.
Ç-114: Hakkında adli işlem yapılan yabancı kişiler.
Ç-115: Ceza evinden tahliye olan yabancı kişiler
Ç-116: Genel ahlak ile kamu sağlığını tehlikeye atan yabancı kişiler.
Ç-117: Kaçak çalışan yabancı kişiler.
Ç-118: İkamet izni iptal edilen yabancı kişiler.
Ç-119: Kaçak çalışanların, hakkındaki para cezasını ödememesi durumu.
Ç-120: Vize ya da ikamet ihlalinden kaynaklanan para cezasının ödenmemesi durumu.
Ç-135: Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’na aykırı davranan yabancı kişiler.
Ç-136: Seyahat masraflarını ödemeyen yabancı kişiler.
Ç-137: Terke davet edilen yabancı kişiler.
Ç-138: INAD yolcu / Inadmissible Passenger.
Ç-141: Türkiye’ye girişi bakanlık iznine tabi olan yabancı kişiler.
K: Kaçakçılıktan aranan yabancı kişiler.
N-99: Interpol kodu.
O-100: Semti meçhul ve yurda girişi yasaklı sığınmacı.
N-82: İstihzan kodu / Girişi öz izine bağlı olan yabancı kişiler.
TÜRKİYE’YE GİRİŞ YASAĞI
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, yabancıların Türkiye’ye girişleri, Türkiye’de kalışları ve Türkiye’den çıkışlarıyla ilgili önemli düzenlemeler içermektedir. Kanunun 9 ve 10. maddelerine göre:
- Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından Türkiye’ye girmesinde sakınca görülen yabancıların ülkeye girişini yasaklayabilir. Bu durumda, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşleri alınabilir.
- Türkiye’den sınır dışı edilen yabancıların Türkiye’ye girişi, Genel Müdürlük veya valilikler tarafından yasaklanabilir.
- Türkiye’ye giriş yasağının süresi en fazla beş yıldır. Ancak, kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından ciddi tehdit bulunması halinde bu süre Genel Müdürlükçe en fazla on yıl daha artırılabilir.
- Vize veya ikamet izni süresi sona eren ve bu durumları yetkili makamlarca tespit edilmeden önce Türkiye dışına çıkmak için valiliklere başvuruda bulunan yabancılara, belirli şartlar altında Türkiye’ye giriş yasağı kararı alınmayabilir.
- Türkiye’yi terke davet edilenlerden, süresi içinde ülkeyi terk edenler hakkında giriş yasağı kararı alınmayabilir.
- Genel Müdürlük, giriş yasağını kaldırabilir veya giriş yasağı saklı kalmak kaydıyla yabancının belirli bir süre için Türkiye’ye girişine izin verebilir.
- Kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı sebebiyle, idari para cezaları veya kamu alacakları sebebiyle yabancıların ülkeye kabulü ön izin şartına bağlanabilir.
- Giriş yasağına ilişkin tebligat, sınır kapılarındaki yetkili makam veya valilikler tarafından yapılır. Tebligatta, yabancıların karara karşı itiraz hakları ve bu süreçteki diğer yasal hak ve yükümlülükleri de belirtilir.
Bu hükümler, Türkiye’deki yabancıların giriş, kalış ve çıkışlarıyla ilgili önemli düzenlemeleri içermekte olup, yabancıların Türkiye’ye giriş ve çıkışlarının düzenli ve denetlenmiş bir şekilde gerçekleşmesini sağlamayı amaçlamaktadır.
Ç 138 TAHDİT KODU NEDİR?
Ülkeye giriş yasağı bulunan yabancı bir kişinin giriş yapmaya çalışması durumunda, ilgili makamların bu kişiyi tespit etmesi halinde “Ç-138 inat yolcu tahdit kodu” uygulanabilir ve kişiye 5 yıla kadar giriş yasağı getirilebilir. Bu tür yasaklar genellikle ülkenin sınırlarını korumak, kamu güvenliğini sağlamak veya belirli koşullara uymayan kişilerin girişini engellemek amacıyla uygulanabilir. Bu tür durumlarda, yabancı kişilerin ilgili ülkenin göç ve sınır kontrol politikalarına uygun davranmaları önemlidir.
Uluslararası uçuşlarda, varış noktasındaki pasaport kontrolü, yolcuların ilgili ülkeye girişini sağlamak için önemli bir aşamadır. Ancak, ilgili ülkenin sınır polisi veya göçmenlik yetkilileri, bazı durumlarda yolcunun girişini uygun görmeyebilir. Bu durumda, yolcu “INAD” (Giriş Reddedildi) statüsüne düşer ve seyahatinin başladığı noktaya geri gönderilir. Yolcunun girişi uygun görülmeyebilecek nedenler arasında geçersiz pasaport veya vize, sağlık sorunları, güvenlik endişeleri veya belirli yasal kısıtlamalar bulunabilir. Bu durumda, havayolu şirketi, INAD olan yolcuyu seyahatinin başladığı noktaya geri göndermekle yükümlüdür. Bu prosedürler, uluslararası hava taşımacılığı sektöründe yaygın bir uygulamadır ve sınır güvenliğini sağlamak için önemlidir.
INAD (Giriş Reddedildi) statüsüne düşen bir yolcunun, ilgili ülkeye girişine izin verilmediği için seyahatini gerçekleştirdiği hava yoluyla başladığı noktaya geri gönderilmesi gerekmektedir. İlgili ülkenin kurallarına uygun olarak geçerli bir pasaport ve gerekli vizeye sahip olmak, seyahat eden kişiler için temel gerekliliklerdir. Aksi takdirde, sınır yetkilileri girişi reddedebilir ve INAD statüsü uygulanabilir.
Tahdit kodu gibi özel durumlar söz konusu olduğunda, bu kodun kaldırılması için ilgili prosedürleri takip etmek önemlidir. Eğer bir kişinin Türkiye’ye girişte tahdit kodu varsa, bu durumun kaldırılması için resmi başvuru süreci gerekebilir. Bu süreçte, ilgili belgeleri ve gerekli bilgileri sağlamak için ilgili makamlarla iletişime geçmek önemlidir. Bu durumda, kişi başvuru yapmak için belirtilen yolları izlemeli ve gereken adımları atmalıdır.
Ç 138 tahdit kodu kaldırma işlemi için alanında uzman bir yabancılar hukuku avukatından yardım almanız faydalı olacaktır.
TAHDİT KODU NEDEN KONUR?
Bir ülkede suç işleyen, terörist olarak gösterilen veya güvenlik riski oluşturabilecek bir kişi, ülkeye giriş yasağına maruz kalabilir. Bu durum, kişinin ülkede bulunmasının güvenlik açısından risk oluşturabileceği düşüncesiyle ilişkilidir.
Giriş yasağı tahdit kodu, ülkeye giriş yasağı uygulanmasının süresinin değişebileceğini belirtir. Bu süre, kişinin suç işleme sebebine göre değişebilir. Örneğin, bir kişi suç işlemişse ve bu suç ciddi bir tehdit oluşturuyorsa, giriş yasağı süresi daha uzun olabilir. Ancak, kişinin suçu daha hafifse veya risk düzeyi daha düşükse, giriş yasağı süresi daha kısa olabilir.
Giriş yasağı tahdit kodu, bu tür durumları belirleyerek ülkenin güvenliğini sağlamak için kullanılan önemli bir araçtır. Bu kodlar, ülkeye giriş yasağı uygulanan kişilerin hareketlerini sınırlayarak toplumun güvenliğini korumayı amaçlar. Ç 138 tahdit kodu kaldırma işlemi için alanında uzman bir yabancılar hukuku avukatından yardım almanız faydalı olacaktır.
TAHDİT KODU KİM TARAFINDAN KONULUR?
Tahdit kodları İl Göç İdaresi Müdürlükleri, Genel Müdürlük ve Hudut Kapısı personeli tarafından uygulanır. Yabancılar, kendileri hakkında tahdit kodu olup olmadığını öğrenmek için İl Göç İdaresi Müdürlükleri’ne başvurabilirler. Bu müdürlükler, yabancıların Türkiye’deki ikamet durumları ve diğer prosedürlerle ilgili işlemleri yönetirler ve tahdit kodları da bu işlemler arasında yer alır.
İl Göç İdaresi Müdürlükleri, yabancıların Türkiye’deki durumlarına ilişkin birçok bilgiyi sağlayabilirler ve tahdit kodları da bu bilgiler arasında yer alır. Yabancılar, İl Göç İdaresi Müdürlükleri’ne başvurarak, ülkeye giriş yasağı gibi durumlarla ilgili bilgi alabilirler ve varsa tahdit kodlarını öğrenebilirler. Bu şekilde, yabancılar kendi durumlarını takip edebilir ve gerekli işlemleri gerçekleştirebilirler.
Ç 138 TAHDİT KODU KALDIRMA
Türkiye’ye girişte Ç 138 tahdit kodu bulunan kişilerin Ç 138 tahdit kodu kaldırma için iki ana yol bulunmaktadır.
- Göç İdaresi Başkanlığı’na Başvuru: Kişi, Türkiye’deki uluslararası havalimanlarında bulunan Göç Merkezlerine dilekçe ile başvurarak Ç 138 tahdit kodu kaldırma talep edebilir. Bu süreçte, doğru ve ulusal mevzuata uygun bir dilekçenin hazırlanması önemlidir. Uzman bir danışmanla çalışmak, sürecin doğru şekilde yönetilmesi için önemli olabilir.
- İdari Dava: İdari para cezası, sınır dışı edilme veya ülkeye giriş yasağı gibi işlemlerle birlikte Ç 138 tahdit kodu kaldırma da dava konusu yapılabilir. Ancak, bu durumda dava Ç 138 tahdit kodu kaldırma üzerine değil, Ç 138 tahdit kodu kaldırma dayanılarak yapılan işlemin iptali üzerine olmalıdır. Yani, Ç 138 tahdit kodu kaldırma değil idari para cezasının, sınır dışı etme işleminin veya ülkeye giriş yasağının iptali istenmelidir.
Ç 138 tahdit kodu kaldırma için idare mahkemesine dava açılabilir. Bazı durumlarda, idari başvuru veya meşruhatlı davetiye gibi prosedürlerle de Ç 138 tahdit kodu kaldırma mümkündür.
Ç 138 tahdit kodu kaldırma davası açılması durumunda, idarenin işlemin gerekçesini ve bu gerekçenin hukuka uygunluğunu somut olarak ortaya koyması gerekmektedir. Örneğin, yabancının ülkeye izinsiz girdiği, kaçak çalıştığı, genel ahlaka aykırı davrandığı, kamu sağlığını tehlikeye düşürdüğü, hakkında adli işlem yapıldığı veya genel güvenlik açısından tehlikeli olduğu gibi iddia edilen durumlar idare tarafından somut ve hukuken kabul edilebilir bir şekilde belgelenmelidir.
Tahdit kodu uygulaması gibi kişi haklarını doğrudan etkileyen işlemler için kanuni bir dayanak bulunması gerekmektedir. Kanunda açık bir hüküm bulunmadığından, tahdit kodu uygulamasının kanuni dayanak ilkesine uygun olduğunu söylemek zordur. Ancak, yabancıların ülkeye girişi ve kalması devletin egemenlik yetkisiyle ilgilidir ve bu konuda idareye belirli yetkiler verilmiştir.
Ancak, bu yetkilerin kullanılmasıyla ilgili ilke ve kriterlerin mevzuatla net bir şekilde belirlenmesi ve uygulamanın hukuka uygun bir şekilde yürütülmesi önemlidir. Örneğin, bir yabancının adli bir olaya karışmış olması, ancak hakkında takipsizlik veya beraat kararı verilmişse, hakkında adli işlem yapıldığı gerekçesiyle sınır dışı edilmesi veya ülkeye girişinin yasaklanması hukuka aykırı olabilir. Aynı şekilde, bir eğlence yerinde alkollü olduğu için genel ahlaka aykırı davrandığı gerekçesiyle yabancının sınır dışı edilmesi ve ülkeye girişinin yasaklanması hukuka aykırı olabilir. Bu nedenle, tahdit kodu uygulamalarının hukuka uygunluğu ve somut gerekçelerin varlığı her zaman dikkatle incelenmelidir. Sitemizin Yabancılar Hukuku bölümünde bu konuda aldığımız Emsal Mahkeme kararları sunulmuştur.
TÜRKİYE’YE GİRİŞ YASAĞINA KARŞI DAVA AÇMA SÜRESİ NE KADARDIR?
Türkiye’ye giriş yasağının kaldırılması için Ç 138 tahdit kodu kaldırma dava süresi, tebligatın alınmasından veya kararın öğrenilmesinden itibaren 60 gündür. Bu süre, yabancının giriş yasağının kaldırılması için dava açma süresidir ve hak düşürücü niteliktedir. Yani, bu süre içinde Ç 138 tahdit kodu kaldırma dava açılmazsa, yabancı kişi giriş yasağının kaldırılması için hukuki olarak bir hak iddia edemez.
Bu nedenle, Ç 138 tahdit kodu kaldırma davası açılması durumunda, Ç 138 tahdit kodu kaldırma davası isteyen bir kişinin, tebligatı aldığı veya kararı öğrendiği tarihten itibaren 60 gün içinde Ç 138 tahdit kodu kaldırma dava açması gerekmektedir. Bu süre içinde Ç 138 tahdit kodu kaldırma davası açılmadığı takdirde, yabancı kişinin bu konuda hukuki hakları kısıtlanabilir ve giriş yasağı devam edebilir. Dolayısıyla, Ç 138 tahdit kodu kaldırma davasında bu süreye dikkat edilmesi ve gerekli hukuki adımların zamanında atılması önemlidir.
Ç 138 TAHDİT KODU KALDIRMA İLE İLGİLİ MAHKEME KARARLARI
“Hüküm veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi’nce işin gereği görüşüldü:
Dava; Filistin uyruklu olan davacı tarafından, hakkında tesis edilen yurda giriş yasağı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 1. İdare Mahkemesinin 29/11/2018 tarih, E:2018/1586, K:2018/2673 sayılı kararı ile; somut dayanağı olmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare istinaf başvuru dilekçesi ile; davacı hakkında Ç-138 tahdit kodu girilerek kabul edilemez yolcu olarak işlem yapıldığı, 6458 sayılı Kanunun 9 ncu maddesine göre Ç-141 tahdit kaydı tesis edildiği, söz konusu bu kayıtların Genel Müdürlük makamının 10/08/2018 tarihli “Olur”u ile kaldırıldığı, 25/10/2018 tarihli dilekçe ile Ankara 1. İdare Mahkemesine bildirildiği, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerekirken dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, bu nedenle istinaf yoluna gidildiği belirtilerek, kararın istinaf kanun yolu ile kaldırılması istenilmektedir…
Bu durumda; Ankara 1. İdare Mahkemesince, davacı hakkında tesis edilen yurda giriş yasağı işleminin iptaline karar verilmiş ise de, dava açıldıktan sonra İdare Mahkemesi kayıtlarına giren davalı idare dilekçesi ile tahdit kayıtlarının kaldırıldığı anlaşıldığından, davanın konusuz kalması sebebiyle iş bu davada karar verilmesine yer olmadığı kararının verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; davalı idare istinaf isteminin KABULÜNE, dava konusu işlemin iptaline ilişkin kararın KALDIRILMASINA,2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45/4. maddesi uyarınca yeniden yapılan inceleme sonucunda konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA…”
“Hüküm veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi’nce işin gereği görüşüldü:
Dava; Filistin uyruklu olan davacı tarafından, hakkında tesis edilen yurda giriş yasağı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 1. İdare Mahkemesinin 29/11/2018 tarih, E:2018/1586, K:2018/2673 sayılı kararı ile; somut dayanağı olmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare istinaf başvuru dilekçesi ile; davacı hakkında Ç-138 tahdit kodu girilerek kabul edilemez yolcu olarak işlem yapıldığı, 6458 sayılı Kanunun 9 ncu maddesine göre Ç-141 tahdit kaydı tesis edildiği, söz konusu bu kayıtların Genel Müdürlük makamının 10/08/2018 tarihli “Olur”u ile kaldırıldığı, 25/10/2018 tarihli dilekçe ile Ankara 1. İdare Mahkemesine bildirildiği, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerekirken dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, bu nedenle istinaf yoluna gidildiği belirtilerek, kararın istinaf kanun yolu ile kaldırılması istenilmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; Filistin uyruklu olan davacı hakkında Ç-138 ve Ç-141 tahdit kayıtlarının girildiği, bu durumun Ankara İl Emniyet Müdürlüğünün 21/02/2018 tarihli yazısı ile Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne bildirilmesi üzerine bu işlemin iptali istemiyle bakılan iş bu davanın açıldığı, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 1. İdare Mahkemesi kayıtlarına giren 25/10/2018 tarihli dilekçesi ile, davacı hakkındaki tahdit kayıtlarının Genel Müdürlüğün 10/08/2018 tarihli Olur’u ile kaldırıldığı belirtilerek, davanın konusuz kalması nedeniyle reddine karar verilmesinin istenildiği, Ankara 1. İdare Mahkemesince 29/11/2018 tarihli kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yapılan incelemede; davacı vekili tarafından, davacı hakkında tesis edilen yurda giriş yasağı işleminin iptali ile yürütmenin durdurulması talebi ile açılan davada İdare Mahkemesince 07/09/2018 tarih, 2018/1586 esas sayılı kararı ile yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne karar verildiği, ancak davalı idarenin 25/10/2018 tarihli yazısı ile davacı hakkındaki tahdit kayıtlarının Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün 10/08/2018 tarihli E:37753 sayılı Olur’u ile kaldırıldığının bildirildiği görülmüştür.
Bu durumda; Ankara 1. İdare Mahkemesince, davacı hakkında tesis edilen yurda giriş yasağı işleminin iptaline karar verilmiş ise de, dava açıldıktan sonra İdare Mahkemesi kayıtlarına giren davalı idare dilekçesi ile tahdit kayıtlarının kaldırıldığı anlaşıldığından, davanın konusuz kalması sebebiyle iş bu davada karar verilmesine yer olmadığı kararının verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; davalı idare istinaf isteminin KABULÜNE, dava konusu işlemin iptaline ilişkin kararın KALDIRILMASINA,2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45/4. maddesi uyarınca yeniden yapılan inceleme sonucunda konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA”
“Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dokuzuncu İdare Dava Dairesince dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü:
Dava; Almanya vatandaşı davacı tarafından, İstanbul Valiliği İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı Mülki İdare Amirliği’nin 06.11.2017 tarihli kabul edilemez yolcu işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İstanbul 1. İdare Mahkemesi’nce; Risk analiz birimi görevlilerince, davacı hakkında yapılan profil çalışması sonucunda davacının ülkeye girişinin sakıncalı olabileceği değerlendirildiğinden davacı hakkındaki tahdit kayıtları da dikkate alındığında davacının Ülkemize girişinin kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından sakıncalı görüldüğü anlaşılmakla, kamu güvenliğinin sağlanması amacıyla Devletin hükümranlık yetkisi kapsamında davacı hakkında tesis edilen Ülkemize girişine izin verilmemesine dair inad (kabul edilemez yolcu) işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine kararı verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan kararın hukuka, usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek istinafen incelenerek bozulması istenilmektedir…
Bu itibarla; davacı hakkında tesis edilen kabul edilemez yolcu işlemi somut bir belgeye ve bilgiye dayanmadığından, davacının kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından sakıncalı görüldüğü ve hakkında dava konusu işlem tesis edildikten sonra konulan giriş yasakları bulunduğundan bahisle İNAD (Kabul edilemez yolcu) kapsamına alınması ve ülkeye girişine izin verilmemesine yönelik işlemde hukuka uyarlık bulunmamakta olup, davanın reddine yönelik İdare Mahkemesi kararının kaldırılması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle; davacı istinaf başvurusunun kabulüne, İstanbul 1. İdare Mahkemesi’nce verilen 28/02/2020 tarih ve E:2019/2199, K:2020/612 sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline…”
ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI SEÇİMİ
Ankara yabancılar hukuku avukatı seçimi, Ç 138 tahdit kodu kaldırma dava surecinin hızlı ve profesyonelce yönetilmesi için ve Ç 138 tahdit kodu kaldırma davasının başarıya ulaşması için son derece önemli olup doğru Ankara yabancılar hukuku avukatını bulmak için yaşanabilecek süreci adım adım anlatırsak;
1.ADIM: NE İLE KARŞILAŞACAĞINIZI BİLİN
İlk adım, Ç 138 tahdit kodu kaldırma davanız esnasında ne türde hukuki konu ve uyuşmazlıklarla karşılaşacağınızı anlamanıza yardımcı olacaktır.
- Davanızı Anlama: Ç 138 tahdit kodu kaldırma davası sürecinde karşılaşabileceğiniz sorunları belirleyin. Bu, Ç 138 tahdit kodu kaldırma, idari gözetim kararı, sınır dışı edilme kararına itiraz veya yabancılar hukuku gibi konuları içerebilir.
2.ADIM: UZMANLIK VE DENEYİM ARAŞTIRMASI YAPIN
İkinci adımda, ihtiyacınız olan Ç 138 tahdit kodu kaldırma alanında uzmanlaşmış Ankara yabancılar hukuku avukatı bulmak için bir ön araştırma yapmanız maddi ve manevi bakımlardan önem taşımaktadır. İnternet ortamında avukatların web sitelerini inceleyebilir, forumlarda yer alan incelemeleri okuyabilir ve avukatların müvekkillerinin referanslarına ulaşabilirsiniz.
Örneğin, internet üzerinde “Ankara yabancılar hukuku avukatı” araması yapıp Ankara yabancılar hukuku avukatı internet sitelerini ziyaret edebilir ve özgeçmişleri hakkında bilgi alabilirsiniz. Ayrıca web sitemizi inceleyerek Ç 138 tahdit kodu kaldırma alanında uzman Ankara yabancılar hukuku avukatı ekibimizden yardım alabilirsiniz.
3.ADIM: İLK GÖRÜŞMELERİ ÖNCEDEN PLANLAYIN
Seçme ihtimaliniz olan Ankara yabancılar hukuku avukatıyla yapacağınız ilk görüşmeler, size daha fazla bilgi ve tecrübe edinme ve kararlarınız için en doğru avukatı seçme fırsatı sunar.
4.ADIM: ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI, ÜCRETLERİNİ ANLAYIN
Dördüncü adımda, Ç 138 tahdit kodu kaldırma davasında Ankara yabancılar hukuku avukatınızla ücret ve vereceğiniz vekaletle ilgili sözleşme detayları hakkında net bir anlayış geliştirmeniz oldukça önemlidir. Örneğin; Ankara yabancılar hukuku avukatınızın danışmanlık için sizden aldığı ücretin, Ankara yabancılar hukuku avukatı ücret tarifesince belirlenen asgari ücretlere ne kadar yakın olduğunu bilmeli, ekonomik bir tercih yapıp yapmadığınızı anlamalısınız.
5.ADIM: İŞ BİRLİĞİ VE İLETİŞİM
Ankara yabancılar hukuku avukatınızla kaliteli bir iş birliği içinde olmak ve güçlü iletişim kurmak son derece önemlidir. Bu, karşılıklı güven oluşturmanıza ve dava sürecinin başarıyla yürütülmesine yardımcı olmaktadır.
Örneğin; Ankara yabancılar hukuku avukatınıza, doğum parası davasıyla alakalı herhangi bir gelişme veya endişeniz olduğu zaman hemen başvurabileceğinizi bildirmeli ve Ankara yabancılar hukuku avukatınızdan bu konuda teminat alabilmelisiniz. Aynı zamanda Ankara yabancılar hukuku avukatınızın her duruşma ve gelişme neticesinde size düzenli olarak davanın ilerlemesi hakkında bilgi vermesini bekleyebilirsiniz.
6.ADIM: EN DOĞRU ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI SEÇMEK
Sonuç olarak, Ankara yabancılar hukuku avukatı seçimi, karmaşık ve stresli bir süreç olabilmekle beraber yukarıda sizler için sıraladığımız adımları izleyerek bu süreci daha etkili bir şekilde yönlendirmeniz mümkün. İhtiyaçlarınızı saptamak, Ç 138 tahdit kodu kaldırma davalarında deneyimli ve uzman bir Ankara yabancılar hukuku avukatı araştırması yapmak, görüşmelerinizi planlamak, ücretleri anlamak ve etkili bir iletişim kurmak, doğru Ankara yabancılar hukuku avukatını seçmenize yardımcı olacaktır. Bu şekilde, Ç 138 tahdit kodu kaldırma dava sürecinizi daha az sıkıntılı ve çok daha başarılı bir şekilde sonuçlandırabilirsiniz.
ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI ÜCRETİ 2024
Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesi vekalet ücretini düzenler. Bu maddeye göre vekalet ücreti, avukatlık sözleşmesi ile belirlenir. Ancak bu belirleme süreci Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile bağlıdır.
Ankara yabancılar hukuku avukatı ücreti davanın niteliğine göre Ankara yabancılar hukuku avukatı ve iş sahibi tarafından belirlenir. Ancak Ankara yabancılar hukuku avukatı isterlerse Ankara Barosu En Az Ücret Tarifesine uyabilirler.
Ankara Barosu’nun bu tavsiye niteliği taşıyan asgari ücret tarifeleri, meslektaşlarımız ve kıymetli müvekkillerimizin adil bir hizmet sunma ve alımı için bir yol haritası sunar. Bu tarifelerin Adalet Bakanlığı’nın onayına tabi olması, güvenilirliği ve şeffaflığı artırır ve avukat-müvekkil ilişkileri açısından da gerçekleştirilecek hukuki işlemler için daha güvenilir bir çerçeve sunar.
Netice itibariyle, sağlık hukuku davalarında Ankara yabancılar hukuku avukatı ücretleri mali açıdan ciddi bir yük olarak görülse de sağlık hukuku alanında uzman bir Ankara avukatına danışmamak daha fazla gider yapılmasına yol açmaktadır. Ancak doğru bir Ankara yabancılar hukuku avukatıyla ve Akademik Hukuk & Danışmanlık gibi doğru bir hukuk bürosuyla iş birliği yaparak adil bir sonuca ulaşmak mümkündür. Bu noktada da en makul tercihi yapabilmek açısından Ankara yabancılar hukuku avukatı için belirlenen asgari ücret tarifeleri önemli anlamda yol gösterici olabilmektedir.
ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI TUTMAK ZORUNDA MIYIM?
Ankara yabancılar hukuku avukatı, Ç 138 tahdit kodu kaldırma, dava sürecinde kritik bir rol oynarlar. Ç 138 tahdit kodu kaldırma davaları genellikle karmaşık, teknik ve uzmanlık gerektiren hukuki konular içerir. Ancak kural olarak Ç 138 tahdit kodu kaldırma davasında bir Ankara yabancılar hukuku avukatı tutmak zorunda değilsiniz.
ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI’NA NASIL ULAŞILABİLİR?
Ankara Barosu’na bağlı olan tüm Ankara avukatlarının iletişim bilgileri Ankara Baro levhasında yer almakta olup web sitesi ya da baroyu arayarak ulaşılabilmektedir. Konusunda uzman bir Ankara yabancılar hukuku avukatı arayışındaysanız, Baro Levhası üzerinden Ankara yabancılar hukuku avukatı iletişim bilgilerine ulaşabilirsiniz.
ANKARA YABANCILAR HUKUKU AVUKATI AKADEMİK HUKUK & DANIŞMANLIK’TA
Ç 138 tahdit kodu kaldırma konusunda uzman bir Ankara yabancılar hukuku avukatından destek almak, doğru ve hukuki açıdan sağlam bir konumda olmanıza yardımcı olabilir. Konusunda uzman Ankara yabancılar hukuku avukatı ile istediğiniz yerden görüntülü ve farklı şekilde iletişim kurmak ve bilgi almak için Online Danışmanlık Sistemimizden randevu alabilirsiniz.
KAYNAK:
[1]- https://www.lexpera.com.tr/
[2]-https://www.mevzuat.gov.tr/
[3]-https://www.turkiye.gov.tr/