İthalatta alınan KDV’de ceza uygulaması konusunda, sadece Gümrük Kanunu hükümlerinden hareketle ithal eşyasının gümrük kıymetine giren unsurlara göre mi, yoksa Katma Değer Vergisi Kanunu’nun yol göstericiliğiyle ithal eşyasının katma değer vergisi matrahına girmesi gereken unsurlarına göre mi belirlenmesi gerektiği konusunda tereddütler yaşanabiliyor.
Bu yazımızda ithalat sırasında alınan KDV üzerinden kesilen para cezalarına ilişkin uyuşmazlıkların çözümü konusunda hangi yola başvurulması gerektiğinden bahsedeceğiz.
Katma Değer Vergisi Kanunu (KDVK) hükümleri uyarınca, mal ithalatı işlemi katma değer vergisine (KDV’ye) tabi bulunmaktadır. İthalatta KDV gümrük idaresince alınması nedeniyle Vergi Usul Kanunu (VUK) kapsamına girmemektedir (VUK m. 2). Dolayısıyla, ithalatta alınan KDV yönünden, mükellefe atfedilebilecek bir fiilden/işlemden dolayı bir vergi kaybı oluştuğunda VUK kapsamında bir ceza uygulama olanağı yasal olarak mümkün değildir.
GK’da yer alan ithalat vergileri tanımı gereğince, ithalatta alınan KDV “ithalat vergileri” deyiminin de kapsamına girmemektedir (GK m. 3). Bu nedenle, salt, GK’nın ithalat vergileri kaybına bağlı ceza öngören hükümlerinden hareket edildiğinde, ithalatta KDV kaybına sebebiyet veren işlemlere söz konusu hükümlerin belirlediği esaslar çerçevesinde ceza uygulama olanağı yasal olarak bulunmaz. Bununla birlikte, KDVK’nın 51’inci maddesinde özel bir hüküm vardır ve bu hüküm uyarınca, ithalatta KDV kaybı yaratan işlemlere/fiillere GK’nın ceza hükümlerini uygulama olanağı ortaya çıkmaktadır. KDVK’nın söz konusu hükmü aynen şöyledir: ‘‘Mükelleflerin ithalde beyan ettikleri matrahla tahakkuk veya inceleme yapanların veyahut teftişe yetkili kılınanların buldukları matrahlar üzerinden hesaplanan vergi farkları hakkında Gümrük Kanunu uyarınca Gümrük Kanunu’ndaki esaslar dairesinde ceza uygulanır.’’ Bu hüküm çerçevesinde ithalatta KDV kaybına uygulanacak cezanın saptanmasına esas madde de GK’nın 234’üncü maddesi olmaktadır. Çünkü GK’da, matrah farkına bağlı olarak ceza uygulamaya olanak veren tek hüküm bu maddede yer almaktadır (GK m. 234/1)
İthalat Vergileri Kaybına Neden Olan İşlemlerde Uygulanacak Cezalar (GK m. 234/1)
Kanununda atıf yapılan esaslardan Gümrük Kanununun “Vergi Kaybına Neden Olan İşlemlere Uygulanacak Cezalar” başlıklı 234. Maddesinde ; “Yapılan beyan ile muayene ve denetleme veya teslimden sonra kontrol sonucunda; a) 15 inci maddede belirtilen Gümrük Tarifesini oluşturan unsurlarda veya vergilendirmeye esas olan sayı, baş, ağırlık gibi ölçülerinde aykırılık görüldüğü ve beyana göre hesaplanan gümrük vergisi ile muayene sonuçlarına göre alınması gereken gümrük vergisi arasındaki fark % 5’i aştığı takdirde, gümrük vergisinden ayrı olarak bu farkın üç katı para cezası alınır. b) Kıymeti üzerinden gümrük vergisine tabi eşyanın beyan edilen kıymeti, 23 ila 31 inci maddelerde yer alan hükümler çerçevesinde belirlenen kıymete göre noksan bulunduğu takdirde, bu noksanlığa ait gümrük vergisinden başka vergi farkının üç katı para cezası alınır. c) Satış birimine göre miktar itibarıyla % 5’i geçmeyen bir fark ile maddi hesap hatasından doğan noksan kıymet beyanlarında, bu farklara ait gümrük vergisinden başka vergi farkının yarısı tutarında para cezası alınır.” Hükümleri bulunmaktadır. Madde metninde anlaşılacağı üzere, yapılan beyan ile muayene ve denetleme veya teslimden sonra kontrol sonucunda; vergi kaybına neden olan işlemlere ceza uygulanabilmesi için, eşyanın gümrük tarifesi veya vergilendirmeye esas olan sayı, baş, ağırlık gibi ölçülerinde aykırılık görülmesi ve gümrük vergisi farkının %5’i aşmış olması, gümrük kıymetinde yani CİF kıymetin eksik beyan edilmesi, satış birimine göre miktar itibarıyla % 5’i geçmeyen bir fark ile maddi hesap hatasından doğan noksan kıymet beyanlarının tespit edilmiş olması gerekmektedir. Görüleceği üzere Gümrük Kanunu uyarınca ceza uygulamanın esası sadece gümrük kıymetinin eksik beyan edilmesi ve gümrük vergisinin eksik ödenmesi halinde mümkündür.
Durum itibariyle sonuç olarak; Gümrük Kanunu’nun 234/1’inci ve KDVK’nın bu maddeye gönderme yapan 51.maddesi temelinde ithalatta KDV bakımından ceza, matrah farkından doğan vergi farkı söz konusu olduğunda uygulanır ve cezanın hesabına KDV farkı tutarı esas olur. KDV’ye ilişkin matrah farkı olmamakla birlikte vergi kaybı olan durumlarda ise ceza uygulamak yasal olarak mümkün değildir.